En çok takılıp kaldığım cümlelerden birisi ; lambada titreyen alev, üşüyor.
Üstad, sen nasıl yazdın bu cümleyi?
Ateş gibi bir olguya titremeyi nasıl yakıştırdın? Biz bu cümleyi okuyunca niçin duygusal olarak çöktük? El kızının evine mektup gitmez diye gazeteye ilan vererek aşk kağıda yazılmıyor diyip de hepimizin diline pelesenk edişin, nasıl bir yaşanmışlığın emâresidir….