Düşündüklerimizin bir kısmı zihnimizin içinde “görülür” de; üstelik zihnin görüntüleri toplayıp biriktirme yetisinin evrimsel olarak dille ifade etmekten daha eski olduğunu da biliyoruz. Konuşan insan, gören insana oranla dünkü çocuktur. Yazan insan bu hesapla hâlâ prematuredir, belki de henüz doğmamıştır.