“‘İşgal altında, düşman zırhlılarının topları Dolmabahçe Sarayı’nın önünde, mahalli içtimaa müteveccihken, mebusanın vazifei teşriiyelerini serbestçe nasıl ifa edeceklerini aklım almıyor. Daima Düvel-i İtilâfiyenin tehdidi altında bulunan bir meclis, serbest ve hür bir şekilde vatanın istihlâsı ve müdafaası hakkında nasıl düşündüğünü şöyler?...’”