La Bruyere: 'Adem oğlu, fıtraten yalancı doğar,' dememiş miydi? 'İnsan, hem kendisine, hem başkalarına karşı iki yüzlülükten, hüviyet tebdilinden ve yalandan ibarettir,' diyen meşhur Pascal'a ne buyurursun? Benim gibi bir şöhretli diplomat ve muharrir, Cha teaubriand: 'Çok tekrarlanan yalan sahici olur!' hükmünü vermemiş miydi? Hatta Georges Sand bu illetimizi tevil maksadıyla: 'İnsanlar felakete düşmüş bir unsur olduklarından dolayı kendilerini aldatmak, oyalamak için yalan söylemek ihtiyacını duymuşlardır,' diye yazmamış mıydı? Bütün bunları unutup ne sebeple yalnız benimkileri diline doluyorsun?
Şu sebeple:
Onlar gördüklerini söylemekle kaldılar; sen yalanı devletçilik düsturunun ilk maddesi yapıp kanun şekline soktun ve fetvasını verdin.