"Kahretsin, Ivy," diye mırıldandı. Başını başıma dayayarak, "Kollarını boynuma dola," dedi.
Dediği gibi yaptığımda kendini yine içime gömdü;
hissettiğim şey saf, ham ve enerji dolu bir zevkti. Daha
önce hissettiğim duyguların ötesinde bir deneyim yaşayarak dudaklarıma yapıştı; onun da aynı şeyleri hissetti
ğini umuyordum. Heyecandan adeta kalbim durdu, nefesim tıkandı; bu his beni tamamen etkisi altına almıştı.
Bana ve kendine ait olan her şeyle bana sahip oluyordu.
Vücudu aynı benimki gibi esnekti. Birlikte duşun altında
biraz evvel yaşadığımız ve hâlâ da defalarca yaşamak istediğim o duygudan çıkıp kendimize gelmeye çalışıyorduk.
Sendelem em ek için ona tutununca o da başını boynuma dayadı, sonra da çenemi tutup başımı kaldırdı. "D aha
önce hiç böyle bir şey hissetmedim," dedi dudaklarını
hafifçe havaya kaldırıp; kısık gözlerindeki bakışlardan
beni ne kadar sevdiğini görebiliyordum.
"Ben de," dedim kirli sakalının tenimi ısırmasından
zevk alarak.
Sırıtarak parm aklarını saçlarıma dolayıp ahenkle beni
dudaklarım dan öptü.
Parmaklarımı köprücükkemiğinin üzerinde gezdirip
su üzerimize bir şelale gibi akarken kollarımı etrafına doladım. "Seni çok seviyorum."
Tatminkâr bir şekilde bir iç çekip dudaklarıma kar
şı, "Ben seni hep sevdim," diye fısıldadı; sözleri içimde
Mutlulukla yankılanıyordu, çünkü beni hep sevdiğini
biliyordum .