Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

210 syf.
7/10 puan verdi
·
Beğendi
·
2 saatte okudu
“Yaşamak” üst üste okuduğum ikinci Çin kitabı oldu. Bu kitap da, tesadüf olsa gerek, Kültür Devrimi zamanında geçiyor. Hikâye, yükselişleri ve çöküntüleriyle, küçük mutluluklar ve büyük kayıplarla hayatın gel gitlerini, ve iyi ya da kötü olan her şeyle birlikte yaşamanın nasıl bir şey olduğunu bize anlatmaya çalışıyor. Aslında romana Çin’in köylerini tek tek gezen ve halk şarkılarını kaydeden bir memurun birinci ağızdan anlattığı durumu ile başlarız, ama asıl hikâye bu memurun, gezdiği köylerden birinde bulduğu ve konuştuğu Fugui’nin hikâyesi etrafında şekillenir. Romanın açılışı, varlıklı bir aileden gelen ve savurganlığı ile tanınan Fugui'nin, kumar tutkusu nedeniyle aile servetini yitirmesiyle gerçekleşir. Bu dramatik dönüşümün ardından Fugui, karısı Jiazhen, kızı Fengxia ve oğlu Youqing ile birlikte, ekonomik sıkıntılar içinde bir yaşama adım atmak zorunda kalır. Hayatında rahattan ve şımarıklıktan başka bir şey bilmeyen Fugui, bu yeni durumuyla baş etmek zorunda kalır. “Erkek bollukta, kadın yoklukta belli olur.” diye bir Türk atasözü vardır. Fugui’nin şansına, kendisi bollukta belli olmamışken, karısı Jiazhen yoklukta hep yanındadır. Kendisi de zengin bir ailenin kızı olan Jiazhen, Fugui servetini kaybedince kendisini tekrar gelip alan babasının evini yine terk ederek tekrar kocasına döner. Fugui ve ailesinin hayatı o noktadan sonra sıradan bir aile gibi çalışmak ve geçinmek üzerine kurulur. Hikâye boyunca Çin’e yeni yerleşen komünizmin etkileri de anlatılır. Mesela köye bir yemekhane açılacağı için artık kimsenin tencere – tava tutmasına gerek olmadığı bildirisi yayınlanınca, tüm metal mutfak eşyaları toplanır ve bunlardan başka malzemeler yapılır. En başta bolluk içinde istenildiği kadar yenilebilen halk yemekhanesinde zamanla gıda tükenir ve köylülere tekrar kasabaya inmeleri ve mutfak gereçleri almaları söylenir. Yine çeşitli yerlerde komünist yetkililerin işkence, dayak ve cinayet gibi suçlara karıştıkları da işlenir. Bir valinin karısına kan lazım olduğunda, Fugui’nin oğlu Youqinq’in de kan grubunun tutması üzerine elbette, Youqinq’in kanı valinin karısına verilir. Ancak Youqinq önemsenmeksizin, bu kadını kurtarmak adına Youqinq’in küçük bedeninin kaldırabileceğinden daha fazla kan alınır ve Youqinq o hastanede ölüverir. Fugui’nin hikâyesi, önce oğlunun, sonra kızının, ardından karısının ve torununun ölmesiyle gittikçe acıklı bir hâle gelir. Ancak ne olursa olsun yaşam onun için devam eder. Karısı öldüğünde kızına sarılır, kızı öldüğünde torunu için yaşamalıdır. Torunu öldüğünde bir öküz alır, sonra bir tane daha ve sonra bir tane daha… Bu hayvanlara kaybettiği ailesinin isimlerini koyar ve kalan günlerinde mutluluğu onlarda bulur. Yaşam, sürekli devam eden, ne kadar trajedi olursa olsun her şeye alışılan bir şeydir. Özlem de acı da hayatının, ve yazarın anlatmak istediği hâlde, hayatlarımızın bir parçasıdır. Kitapta şöyle bir alıntı var: “Sıradan bir hayat en iyisi. Onunla savaş, bununla mücadele et derken, sonunda hayatında oluyorsun.” Yazar bunu anlatırken altını çeşitli parçalarla dolduruyor. Örnek olarak, evet Fugui aile servetini kumarda kaybediyor ve sıradan bir işçi oluveriyor, ancak komünist devrim geldiğinde, tüm mal varlığını kaybettiği adam “zengin” olma suçundan idam ediliyor ve topraklar işçilere pay ediliyor. Fugui – ve yazar - belki de bu çıkarımını bu duruma yoruyor. Ancak bir şey sanki kitapta arada kaynıyor gibi. O da şu: Fugui sıradan bir işçi olduğu için, sıradan bir hayat yaşadığı ve “başarılı” ya da “sözü geçen”, “eli uzun” birisi olmadığı için çocuğunun kanı bir Vali’nin karısını kurtarıyor ve çocuğu ölüyor. Fugui de bunun karşılığını “öteki dünya”ya bırakmak zorunda kalıyor. Elinden ne gelir ki? Bugün bile güçsüz kendine yapılan kötülüğü öteki dünyaya bırakmak zorundadır. Sıradan bir hayat da elbette insana bir şeyler getirir. Fugui için buradaki örnek, gerçek mutluluğun ve hazinenin karısı olduğunu anlamasıdır. Ama hayat kesin cümleler kuracak kadar basit değil. Sıradan bir hayat da insandan günü gelir bir şeyler götürür.
Yaşamak
YaşamakYu Hua · Jaguar Kitap · 201633,2bin okunma
·
1 artı 1'leme
·
65 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.