Calvino'nun postmodern ve üstkurmaca olarak yazdığı, Marco Polo'nun Kubilay Han'a anlattığı şehirlerin imgesel ve masalsı tanıtımlarından oluştuğuna bizleri inandırdığı bir anlatısı. Paul Auster ve Yusuf Atılgan ile postmodern ve üstkurmacaya alışan ruhum, bu kitapta yine de kendini bulmakta zorlandı. Birbirinden bağımsız şehirler gibi gözükse de, anlatılan tüm şehirler Venedik'e benziyor. Bence Marco Polo aslında hepsinde Venedik'i anlatıyor. Kurgunun bu esprisini sevdim. Deneme ve aşırı postmodernizm sevmeyenler bu kitapla başlamamalı yazara kanımca. Ben diğer kitaplarını da okumaya kararlıyım tabii, değişik kafalar severiz.
İçinden:
"Kentler vardır, yıllarla ve değişerek arzuları biçimlemeyi sürdürürler; kentler vardır, ya arzularca silinir ya da arzuları siler, yok ederler."