Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bireye seçme özgürlüğü, demokratik bir varlık olarak davranma ve toplumsal işlevlerini demokratik çerçeve dahilinde yerine getirme hakkı verdiğinizi söylemekle iş bitmiyor... Bireyin herşeyden önce, hatta seçme hakkına sahip olmasından da önce, düşünebilme iktidarına, seçebilme iktidarına kavuşturulması, kendisine tanınan tüm haklarını tam anlamıyle kullanabilme iktidarıyle canlandırılması gerekmektedir. Birey gerçek hayata ancak bundan sonra kavuşabilecektir ve bir demokratik varlık olduğunun bilincine ancak bundan sonra varabilecektir, varabilirse... Düşününüz ki cinsel iktidarı olmayan birisini evlendirmeye kalkıyorsunuz. Ne anlamı olur böyle iktidarsız birisini evlendirmenizin? Hele o kişinin cinsel iktidarını siz özellikle yok etmişseniz ve sonra da kalkıp hadımlaştırdığınız bu insana evlenme hakkı tanıdığınızı söylüyorsanız, bu hak-hukuk gözetir görünen tavrınızda ne kadar inandırıcı olabilir, bu çelişkili ve alaycı tutumunuzla kimi inandırabilirsiniz? Demek asıl sorun, bireylere önce "zihinsel iktidar" sahibi olabilecekleri bir ortam hazırlamaktır. Bunu yapmadan kişilere seçme hakkı tanımış olmak doğrudan doğruya kandırmacadır.
Sayfa 104 - Timaş Yayınları, 42. Baskı, İstanbul 1993Kitabı okudu
·
189 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.