Kitap ilk kısımlarda Hanefi Avcı'nın hayatından kesitler ve anılara sıkça yer veriyor. Hem hayatıyla ilgili hem de devletin işleyişi ile ilgili ilginç, şaşırtıcı dürüst paylaşımlar yapıyor. Anayasanın millet tarafından oluşturulduğu ve ilk 3 maddesi dahil değiştirilemez herhangi bir maddesinin bulunmasının milletin iradesine ve halkın kendi kendisini yönetmesi olan demokrasi yönetiminin temel fikriyle çeliştiği söylemesi ve bunu gayet mantıklı şekilde savunması oldukça dikkat çekici. Her rejim ve yönetimin zaman içerisinde evirilip değişiminin kaçınılmaz olduğunu söylemesi de geniş bir vizyonunun olduğuna beni inandırıp, beni hayretler içerisinde bıraktı. Normalde "çoğunluk" böyle şeylerin ilelebet değişmez olduğunu ısrarla savunur. Devlet kurumları içerisindeki "israf kültürüne", verimsizliklerin sebeplerine, haksızlıklara, adam kayırmacılıklara da güzel örnekler veriyor. Bunlarla birlikte devlet kurumları içerisinde yetenekli, ahlaklı, çalışkan, zeki bir avuç insanın bir araya gelip devlet imkanlarını kullanarak gerçekleştirdikleri harikulade işlere de çok güzel örnekler veriyor. Daha sonra devletin sisteminin nasıl daha iyi olabileceği ya da şuan nasıl kötü olduğuyla alakalı çok güzel tespitler yapıyor. Mesela terör konusunda neden akademik çalışmalar yok? Çünkü devlete yönelik herhangi özeleştiri malesef hapse girmeyle sonuçlanabiliyor. Oysa devletin bu sorunu çözmek için böyle akademik çalışmaları teşvik etmesi gerekir. Çok güzel bir tespit. Ayrıca terörün çözümü için Abdulah Öcalan'ın muhatap alınması gerektiğini söylemesi de hem ilginç, hem cesur hem de baktığınız zaman mantıklı bir tez. Son bölümlerde daha çok devlet kurumları içindeki cemaat örgütlenmesinden, illegal faliyetlerinden ve korkutucu tesirlerinden bahsediyor. 2010 yılında basılmış bir kitapta bunlardan bahsedilmesi o dönem için gerçekten şaşırtıcı. Ancak cemaatin kullandığı karmaşık ve ilginç yöntemleri bilmiyorsanız hala oldukça şaşırtıcı. Sorgulamadan kendini samimice bir örgütlenmeye adayan bir avuç insanın neler yapabileceğini çok güzel bir biçimde yaşanmış örnekler ile anlatmış.

Haliç'te Yaşayan SimonlarHanefi Avcı · Angora Yayıncılık · 20102,232 okunma

·

10 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.