Devamı gelmeli...
Herkese merhaba,
Bu kitabı ve değerli yazarını bu güzel platform ve buradaki okuyucular sayesinde tanıdım.
Öncelikle burada gerçekten çok kaliteli okurlar olduğunu belirtmek istiyorum. 
Oğuz Yılmaz da buradaki değerli okur ve güzel yazarlardan bir tanesi.
Hepimizin hatırlayacağı üzere Mahmut Hoca Efsane bir Hababam sınıfı repliğinde der ki "okul çatısı olan dört duvar değildir. Okul bir şeyler öğrendiğin her yerdir."
İşte bu kitap tam da öyle...
Okulun kitaplaşmış hali. Kendisi eğitimci olan yazarının ilmek ilmek dokuduğu bir eser...
Kitapta her şeyden biraz bulmak mümkün. Bolca edebiyat, tarih felsefe, coğrafya, her şeyden biraz var desek abartmış olmayız sanırım.
Ben kitabın konusu ve olay örgüsü hakkında detay vermek istemiyorum. Zira bu tarz bir inceleme yazmak genellikle tarzım değil. Dilerseniz kısaca kitapta kimler var onlardan bahsedeyim de kitabın ne kadar okunası olduğunu sizde idrak etmiş olunuz.
Turgut Uyar, Peyami Safa, Zeki Müren, Neşet Ertaş, Cemal Süreya , Necip Fazıl, Behçet Necatigil (Ben sevgilerde şiirini çok severim fakat bu kitap sayesinde DALİLA'yı da tanımış oldum)...
Özdemir Asaf ,Ümit Davala, çocukluğumun çizgi filmleri ; Tsubasa , Ninja Kaplumbağalar ve Splinter, Tevfik Fikret , Truman Show, yine çocukluk hatırası Tolga abi ve HUGO , Sherlock Holmes , çoğumuzun ilk telefonu olan teknoloji harikası Nokia 3310 :) , hepimizin öğrencilik yıllarından anısı olan ve vazgeçilmezi makarna, zamane berberlerinde işkenceye denk tıraş makinesi, Dede Korkut, TRT'den hatırladığımız bonus abimiz Bob Ross (resimi sevdiren adam) , Cino ,Attila, Hitler, çocukken peşine takıldığımız ve sokak sokak dolaştığımız sinek ilacı arabası :) ....
Yazarın bilgi ve birikiminden oldukça istifade ediyoruz kitapta....
Üniversite kelimesinin kökeni, renk sözünün anlamı, Çayın ortaya çıkışı ve Çin sarayları, ''Kötek, kösnük, Çene ishali, Höllük , Dara durmak , Kurradelisigil , Pişmiş kelle, atalet, habitat, sıracalı kenef, Bibliyoterapi, tevellüm, pötikareli , revak, büşürüm ,badal (merdiven)'' gibi günümüz sıradan Wattpat yazarlarının ve önüne gelenin yazar olduğu ve kitap yazdığı dönemde her kitapta karşılaşma imkanımızın olmadığı kelimeler, deyimler ve bilgiler var...
Lahmacunun kelime kökenini öğrenip daha bir aşık oluyorsunuz bu eşsiz lezzete. Lokman hekimi anıyorsunuz, efsane Neşeli günler filmini hatırlıyorsunuz. ''Kara Salih ve Gül Hemşire'nin'' hikayesini öğreniyorsunuz. Eski radyolardan şarkılar dinlediğiniz gençlik günlerinizi yadediyorsunuz. Kaşgarlı Mahmut'a selam çakıyorsunuz, Şair Nedim'e göz kırpıyorsunuz. Orhan Veli'yi anıyorsunuz, Fuzuli'yi anımsıyorsunuz. Mizancı Murat'ı öğreniyorsunuz ,unutulan ellik oyununu, Başlangıç filmini, Cem Karaca'yı, M.Akif'i ,Titanik'i, tavlada hep kaybeden olmayı, Zippo marka çakmakları , Colt marka altıpatları, artık unutulmaya yüz tutmuş sohbet ve dostluğun merkezi çay ocaklarını ,Amasya elmasını, küçücük detay sandığımız karıncayı, Sanço Panço'yu hatırlıyorsunuz.
Daha bitmedi ..... :) :) :)
Kitaptan tarihi notlar öğrenmekte mümkün. Mesela M.Kemal'in yeniçeri kıyafeti ile olan resminin hikayesi, Bulgar Kralı Ferdinand, 2525 sayılı 02.01.1935 Tarihli Soyadı Kanunu, Anadolu Katırı olarak bilinen RENAULT TOROS'un Çorum'lu ustaların elinde geçirdiği değişimi, Altayistik'i, Orta Asya'yı, Talas'ı, Yenisey'i , Orhun Anıtlarını....
Mürefte'nin üzümünü, Ihlamur ağacının ne zaman çiçek açtığını, soğuk algınlığına iyi gelen Barış Manço şarkısı gibi Ihlamur çayı tarifini, ''Şiir sosyoloji ilişkisini'', Ekho ve Narkissos'u, gözümüzün merceğinin 576 megapiksel olduğunu, yeniçerileri, ''burjuva sigarası''nı, Monarşiye kibar gönderme nasıl yapılırı, Cezaevi avlusunu, Adalete naif gönderme yapmayı, ''Gök Tanrı'nın oğlu Kayra Han'ı ve oğlu Bay Ülgen'i ve daha bir çok şeyi...
Bu güzel eseri okurken ,yukarıda adı geçen bazı yazar ve şairler ile gerek zamanda gerekse İstanbul'un tarihi güzel yerlerinde hoş vakit geçiriyorsunuz. Kimi zaman Pera'ya uğruyor yolunuz , kimi zaman Beyoğlu'na... Yazar merakınızı da celbetmeyi ihmal etmiyor hani... Buram buram İstanbul kokan yazıları okurken bir yandan merakınıza yenilip biraz araştırmak, 
Kılavuzun Pusulası yazarına sorular sormak istiyorsunuz. Kitabı bulduğu binanın (Turkuaz) gerçekten varolup olmadığını, Tarihi Taşhan'ın nerede olduğunu, hemen hemen her üniversitenin olduğu yerde mutlaka olduğunu düşündüğüm MECBURİYET CADDESİ'nin kitapta neresi olduğunu, ''YOLBARS'' isimli köpek kahramanın hangi filmde olduğunu, 1600'lü yılların Voyvodası derken kimi söylediğini,61. Hükümeti, Üstat Remzi'nin gerçek olup olmadığını ve eğer gerçekse çay ocağının yerini :) Zincirlikuyu daki mezar fiyatlarını , (tamam kabul edelim bu biraz saçma oldu) , Zinav'ın gerçekte olup olmadığını ve tabi çiçekli oda'nın da aynı şekilde. Behçet Necatigil'in 1960 yılı Çevre baskısının yazarda olup olmadığı varsa 63. sayfada gerçekte ne olduğu ....
Orkun, Faysal, Sencer, Tomris ,Giray, Burak, Tufan, Ersoy, Seyfettin (Seyfo dayı) ve kardeşi Mustafa, Antikacı Hatır ve Üstat Remzi karakterlerinin hangisi ya da hangilerinin gerçek olduğu ve yazarın kendini en çok hangisi olarak gördüğü ya da benzettiği ... (sana ne ! Diyebilirsiniz) :) gibi bir sürü şeyi merak etmeden duramıyorsunuz kitap bittiğinde....
Ve en çok düşündüğünüz ise bu eserin neden devamının olmadığı...
Tadı damağınızda kalıyor çünkü.
Okuyun, okutun...
Çok şey kazanacaksınız...
Bu kitabı okuyan bir şey kaybetmez fakat okumayan çok şey kaybeder...
(ALTINI ÇİZDİĞİM ÇOK ALINTI VAR ONLARI AYRICA PAYLAŞACAĞIM ,SADECE ÖZEL OLAN BİR KAÇINI BURAYA YAZMADAN GEÇEMEDİM)
''Doğru İnsan, doğru zaman ve doğru kitap... Bunu unutma ,Şifre bu.'' Sh. 70
''Her ruh kendi kitabını kendi seçer. Hatta bazen kitap gelir o ruhu seçer.
Yeter ki doğru kitap, doğru zamanda, doğru insanla buluşsun.'' Sh.70
“…Sen buluta şiir yazarsın,
gökyüzü alınır…!” sh. 38
“Mavinin her tonuna razıyım da, sen tonu bir başka oluyor…” Sh.29
''Tesadüf değil de tevafuk diyelim biz ona. Çünkü tesadüfte bir başıboşluk,hatta başıbozukluk vardır.Tevafuk ise ilahi bir kudrete bağlıdır. Hem de sıkı sıkıya. Tesadüf hadsizdir, kararsızdır. Oysa tevafuk öyle mi ya ? Tevafukta yüceler yücesinin parmağı vardır.'' Sh.63
Oğuz Yılmaz
Kılavuzun Pusulası
Oğuz Yılmaz
Ne harika bir inceleme ✨ İnanın tekrar tekrar okudum yüreğinize sağlık 
Okuyan us İçten teşekkürlerimi sunuyorum.
1 önceki yanıtı göster
Kitabı en iyi özetleyen inceleme sizinki olmuş tebrik ederim emeğinize sağlık 👍🏻👏🏻👏🏻
1 sonraki yanıtı göster
Ama nasıl güzel ama nasıl içten bir inceleme olmuş bayıldım 🤭
Her satırı özenle yazılmış gibi yüreğine sağlık 🌺
@_Rodinya teşekkür ederim maviş.
o senin naif ve güzel yüreğinin satırlara yansıması...
iyi ki varsın.
1 sonraki yanıtı göster
Bu yorum görüntülenemiyor
Kitabı okuduktan sonra çok defa başladım inceleme yazmaya ancak bir türlü oturmadı cümleler… Şimdi sizin incelemeniz çıktı karşıma ✨ Hislerim ve söyleyeceklerimi yazıvermişsiniz😅yüreğinize sağlık
Teşekkür ederim. Bende uzun süre bekledim bu güzel kitaba yorum yapmak için. Zira ne yazsam bu güzel eser için eksik kalacaktı. Sadece altını çizdiğim kelimelerin bendeki yansımasını yazdım diyeyim. Yoksa kitabın hakkını verebildiğimi düşünmüyorum. Sizin yazacağınız değerli iletiyi de merakla bekliyorum. 
◇yegâne◇
Bu yorum görüntülenemiyor
Çok güzel yazılmış, emek verilmiş bir inceleme olmuş. Tebrikler.
Oğuz hocam ın da kitabı çok güzel. Başarılar dilerim.
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.