Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

400 syf.
·
Puan vermedi
·
4 günde okudu
"Bütün mesele, saadeti bulabilmektedir azizim..."
》Toplumcu gerçekçi yazar dendiğinde akla gelen ilk isimlerden biri olan Orhan Kemal'in Kanlı Topraklar kitabından sonra okuduğum ikinci kitabı El Kızı oldu. 》Çok daha özele inerek aile hayatını yansıttığı bu kitabı ince olmamasına rağmen inanılmaz akıcıydı, uzun bir süreden beri bu şekilde elimden bırakamadığım, acaba sonraki bölümde ne olacak diye adeta dizi gibi beklediğim bir kitap olmamıştı. 》Konusuna değinecek olursam, başarılı bir avukat olan Mazhar'ın Nazan adında sessiz sakin bir kadınla evliliği ve bu ailenin yavaş yavaş çöküşü dinamik bir olay örgüsü ve açık bir dille anlatılıyor. Hüzünlü ama bir o kadar da gerçekçi bir aile hikayesi... 》Ağzı var dili yok, biraz fazla saf, cefakar gelinimiz Nazan, nereye çeksen oraya giden, iradesiz eşi Mazhar, kitabın bütün kaos ve entrika ihtiyacını karşılayan Hacer; kötü kaynana kelimesinin vücut bulmuş hali adeta. Babaannesi ve annesi arasında kalan, babasından yeterince sevgi görmeyen, çiftin akıllı oğlu Haldun ve hikayeye sonradan dahil olan bar kızı diye adlandırılan Neriman. Kitap yavaş yavaş ortaya çıkan karakterler haricinde çoğunlukla bu kişiler etrafında geçiyor. 》Okurken Nazan'a çok kızsanız da bir yandan üzülmeden edemiyorsunuz; kendini savunsa, sesini çıkarabilse her şey çok farklı olabilirdi. Mazhar ise işinde başarılı olsa da bir eş, bir baba olarak kesinlikle doğru bir örnek değil. Peki okurken sizi sinir küpüne çeviren Hacer? "Bu kadar kötü nasıl olunur?" dedirtiyor insana. Haldun... Ah Haldun. Senin geçirdiğin çocukluk... Öyle zor ki. 》Nazan ve Neriman. Kitabın iki ayrı uçta olan kadın karakterleri. Biri kendini hiçbir şekilde savunamayacak kadar pasif, biri her türlü zorluğun üstesinden gelecek kadar güçlü. İkisinin de eleştirildiği özellikleri var. Çünkü bu coğrafyada kadına taktirden çok eleştiri vardır. Kitaba adını aslında ikisi de veriyor. İkisi de El Kızı. Çünkü ikisi de gelin. 》Nazan ve Mazhar ülkemizdeki klasik kadın-erkek rollerini yansıtıyor. Kadın erkek arasındaki eşitsizlik, kültürün bu rollere dayattıkları ve bu dayatmaların doğurduğu kötü sonuçları gösteriyor yazar. Erkek yapar, elinin kiridir klişeleri de yok değil. Kadın ise hep susmak, hep sabretmek, her şeyi sineye çekmek, yalnızca hizmet etmekle mesul, birey dahi olamamış ya da önü kesilmiş kişi. 》Cumhuriyetin ilk yılları, bu yıllardaki insanın hayatla mücadelesi, devrimci ruhun yaşama yansıması, aile içi ilişkiler, insanın hayatının yıllar içindeki değişimi kısacası dönemin tüm renklerini okuyoruz kitapta. 》En büyük hatalardan biri susmak bize verilen mesajda. Hayır diyememenin nelere mal olduğunu, o dönemlerde kadının neden boşanamadığını, bir erkek ve bir kadının aynı şeyleri yaparken, birinin nasıl yüceltilip, birinin nasıl yerin dibine sokulduğunu, eşlerin birbirleriyle açık bir şekilde her şeyi konuşup halledebilecekken, araya üçüncü kişileri sokarak nelere sebep olabileceğini, her dönemde mücadele edilen yegane şeyin cahillik olduğunu, insanların ağızlarından çıkanı düşünmeden konuştuğunda birçok zarara sebep olabileceklerini okuyoruz kitapta. 》Bir kadının ağzını açamadığı için önce ailesinden koparılıp, türlü sıkıntılara maruz kalıp yavaş yavaş kendini tüketişini okurken çok üzüldüm. İçim yandı. Bu dönemde bile hala aynı şeylerin yaşanıyor olmasını hazmetmek çok zor. 》Kısacası canım kadınlar. Okuyun, kendinize bakacak durumda olmak için elinizden gelen her şeyi yapın. Ve bir de güzel seven insanlara denk gelelim dileğiyle :)
El Kızı
El KızıOrhan Kemal · Everest Yayınları · 20081,658 okunma
··
1 artı 1'leme
·
143 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.