Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

İslam'ın yerli nüfus arasında yayılması hızlı gerçekleşmiyor. Hatta Narşahi'ye göre, Müslüman olanlar da gizli putperestliklerini sürdürüyorlardı. İslam'ın önündeki en büyük engel bizzat Arap valiler ve hududa yerleştirilen Araplar gibi gözüküyor. Halka zulümler yapılması ve mallarının sürekli gasp edilmesi, vergilerin ağırlığı, hatta Müslüman olanlardan bile zimmi vergisi alınması, vali ve komutanların sık isyanları ve asayişin bir türlü sağlanamaması gibi sebepler birlikte düşünüldüğünde, Afganistan ve Maveraünnehr'deki halkın gönlünde İslam'ın yerleşmesi zor görülüyordu. Konuyu genel olarak değerlendiren Vaglieri, İslam'ın tebliğine yönetimin kayıtsız kalmasını vurgular ve yerlilerin buna rağmen Müslüman oluşunu başta yeni efendilere yakın olma ve onların imtiyazlarını paylaşma isteğiyle yorumlar. E. Esin ise Emevilerin çok cizye almak masadıyla Horasan ve Türkistan halkının Müslüman olmasını önlediklerine inanır. Durumu fark eden dindar halife Ömer bin Abdülaziz'in tedbirleri de onun hilafeti gibi kısa süreliydi. O bölgeye seferleri durdurmuş, yeni talimatlarla yeni yöneticiler atamış ve halka iyi davranılmasını istemiştir. Özellikle vergi adaletsizliği ve Müslüman olanlardan eski vergilerin alınması onun en çok kızdığı şeylerdi.³⁰⁶ Ancak, yukarda geçtiği üzere, Sulu Kağan önderliğindeki Türgişlerin yükselişi ile başlayan süreç halifenin en istemediği manzaralarla sonuçlandı. Üstelik Türgişlerle birlikte Arap hatlarının gerilemesi, onlardan sıkça yardım alan Soğd nüfusa güven vermiş olmalıydı. Ancak Türgiş tehdidinin kalkması ve savaşçılığıyla Kuteybe'yi, siyasetiyle de Ömer bin Abdülaziz'i andıran Nasr bin Seyyar'ın vali oluşu (738-748) havayı büyük ölçüde değiştirdi ve onun gayretleriyle yerli nüfus arasında İslam büyük ölçüde yayıldı. Ki hiç hesapta yokken Kül Çor'u öldürerek Türgiş birliğini dağıtan da odur. Bir şair onun dönemini şöyle ifade eder: "Korkulu günlerden sonra Horasan her türlü cebbarın zulmünden emin hale gelmiştir." Hatta bahsettiğimiz, Türklerle birlikte hareket eden ve Su-lu Kağan'ın öldürülmesinden sonra bozkıra gidip Türkler arasında yaşamaya başlayan Haris bin Süreyc'e bile aman ve Horasan'da mesken verdi.
Sayfa 95 - Kripto YayınlarıKitabı okudu
·
17 görüntüleme
Poyraz Ayrıç okurunun profil resmi
306 - Yazıcı, İlk Türk-İslâm Devletleri Tarihi, s.60; Kurt, Orta Asya'nın İslamlaşma Süreci, s. 175-178 , 239-246. Yukarıda geçtiği gibi, aynı deneme yine yapıldı. Onun ölümünden yedi yıl sonra, 727'de bölgeye vali atanan Eşres bin Abdullah talimat gereği Müslüman olanlardan cizye alınmayacağını açıkladı. Bunun üzerine İslamlaşma hızlı bir şekilde arttı ama vergi gelirleri de o ölçüde düştü Bunun üzerine Eşres Müslüman olanlardan da eski vergilerin alınmasını emretti (İbn'ül-Esir, İslam Tarihi V, s. 124-125 ).
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.