Herhangi bir halkın bir devlet sınırları içinde zorla alıkonulmasını kabul etmemiz, düşünülemeyecek bir şeydir. Halkların kendi kaderlerini tayin hakkı ilkesini ileri sürdüğümüzde, biz buna bağlı olarak ulusal baskıya karşı mücadeleyi, ortak düşmanımız olan emperyalizme karşı mücadele düzeyine yükseltiyoruz. Eğer bunu yapmazsak, kendimizi emperyalistlerin değirmenine su taşıyanların durumunda bulabiliriz.
Sayfa 59 - İnter Yayınları, 1989.cilt 3