Gönderi

Bir yerde din hürriyeti ne kadar geniş olursa olsun uluslararası alandaki gelişmeler veya dinsel kimliği içeren bazı iç olaylar inanç azınlıklarına bakışı dönemsel olarak etkileyecektir. Hazarlar da Bizans ve Abbasîlerle ilişkilerine bağlı olarak zaman zaman ülkedeki Müslüman ve Hristiyan nüfusa baskı uygulayabiliyordu. Bulgar yolunda giderken ve dönerken Hazar hakkında iyi bilgi aldığını gördüğümüz İbn Fazlan, Müslümanların bir havrayı yıktıklarını duyan Hazar kağanının İdil'deki büyük caminin minaresini yıktırdığı ve müezzinleri öldürttüğü bilgisini verir. Aynı şekilde, bir Hazar belgesi olan Kenize Mektubu'na göre, imparator VII. Konstantinos'un (913-959) imparatorluk ortağı ve kayınbabası olan Romanos Lekapenos Bizans'taki Yahudilere tazyike başlayınca, çağdaşı olan Hazar kağanı Harun da kendi idaresindeki Hristiyanlara aynını yapmıştır. Dolayısıyla ordunun Müslüman olması veya başkomutanın Müslümanlardan seçilmesi Musevi Hazar idaresinin ülke içindeki gücünün onlara dokunulmayacak şekilde zayıfladığı anlamına gelmiyor. Öte yandan, daha aşırı davranışlarda Hazar'ın durumu son derece nazikti ve iç dengeleri de eninde sonunda göz önüne almak durumundaydılar. Zira Mesüdi'nin belirtiği gibi, Müslümanlarla Hristiyanlar söz birliği etmiş olsalar Hazar melikinin onlara karşı çıkacak gücü olmazdı.
Sayfa 162 - Kripto YayınlarıKitabı okudu
7 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.