Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

#toplumunçocuklarınıdoğurmak
Eğer, başkalarının acılarına ortak olursan, başkalarının acısına duyarlı olursan, tanrının, evrenin, kozmik mekanizmanın sana, sana özel bir acı vermesine gerek kalmıyor. Bu hayat, mükemmel bir cennet değil ve bu yüzden mutlulukla acıyı birarada yaşamak zorundayız. Ne kadar mutlu olursan ol, acı olgusu hayatına kapıdan, bacadan, bir köşeden girmek durumunda. Her güzel şey, işte bu yüzden sonlanıyor. Çünkü insan, musmutlu olduğu zamanlarda değil, en mutsuz zamanlarında değişiyor, gelişiyor. Acı bir yıldırım. Sen de gece, o fırtınada, tekamül kumsalında yürüyorsan, o yıldırım er yada geç üzerine düşecek, şüphen olmasın. İşte bu milyon yıllık kural, evrensel kaide değişebilir. Yapman gereken şey şu. Evrende yerleşik bulunan "acı frekansı"nın üzerinden geçmesine müsade edeceksin. Kendi rızanla kendini topraklayacaksın. Yoksa yıldırımlar, akbabalar gibi dönüyor tepede... Tanrı/Evren/Kozmik mekanizma bu acı dolu elektrik akımını bizim üzerimizden geçirmek zorunda. Yoksa, tekamül olmuyor. Fakat işte bir şey var. Ruhsal bir kısayol. Aklını kullanırsan, samimiyet ile buna sarılırsan, bu sistemi devre dışı bırakabilirsin. Kozmik mekanizmadaki bir tür "sistem açığı" bu... Acı akımı üzerimden geçsin'... Yani, başka varlıkların, başka canlıların, başka insanların sıkıntılarına, kendi sıkıntılarına olduğun kadar duyarlı olursan, onları kendi sıkıntın kabul eder harekete geçersen, tekamül sistematiğinde "sıkıntı yaşama” programını devre dışı bırakabiliyorsun. Üzerinden gene acı geçiyor ama bunlar "seninkiler" değil. Sen hem duyarlı bir vatandaş hem de bilge bir ruh halini aldığın için. Sokakta gördüğün bir insanın acısını kendi yüreğinde hissediyorsan, acılıların acısıyla gözlerin doluyorsa senin, sadece üzülmekle kalmayıp, kendi çapında bir şeyler yapmaya yelteniyorsan bundan sıyrılabilirsin.
·
24 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.