Kitabı okurken zamanın anlamsızlığını hissettim. Sidhartha'nın Kamala'yı yıllar sonra gördüğündeki o ilk görüş hayalini hüzünle yaşadım. O anı özledim ben de arı,duru halini. Zaman kavramından kurtuldum ve oradaydım. Vasuveda'ya anlattım ben de gülünüp geçilecek çocuksu dertlerimi. Dinledi dinledi ve kalkıp kayığına yürüdü sadece. O yürürken ben de büyüdüm. Yaşamak yürümektir. Her olduğun 'AN'ın önüne bakarak rotasını belirler. Kimi yorulur durur, kimi vardığını sanır, kimi de sonsuzluğa yürür; açlıkla düşünerek,bekleyerek...