Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

464 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
5 günde okudu
Virgina
Gerçeklik, diyor Virginia, -günlüklerini okuduğuma göre ilk ismiyle hitap edebilecek kadar yakın olmuşuzdur sanıyorum- önümde gördüğüm bir şey. Soyut bir şey; ama çimenliklerde ya da gökyüzünde bulunan bir şey; yanında hiçbir şeyin önem taşımadığı; içinde dinleneceğim ve var olmayı sürdüreceğim… Oysa kim bilir, insan bir kez kalemi alıp yazdı mı, gerçekliği şuna buna dönüştürmemek ne kadar zor, o yalnızca tek bir şeyken. Şimdi belki de bu benim yeteneğim: Bu belki de beni başka insanlardan ayıran şey. Böylesine bir şeyin bu kadar keskin duyumunu yaşamak az bulunan bir şey olabilir, bence -ama yine, kim bilir? Karmaşık mı? Evet. Hafif umutlu ama çokça da karamsar mı? Evet. Virginia gibi. 1918’de Virginia 36 yaşındayken başlayıp 1941’deki intiharına kadar süren, günlüklerinden parçalar içeriyor kitap. Kitabı hazırlayan eşi L.’in de belirttiği gibi, bir insanın günlüklerinden parçalar okumak, tehlikelidir, onu yanlış yansıtabilir. Ama Virginia’yı az ya da çok bir şekilde yansıtmak, onun kitaplarını nasıl oluşturduğunu, düşünce süreçlerini, yazma serüvenini, arkadaşları ile fikir alışverişlerini, yazar , yayıncılık, kitap yazma, basma sürecini bir şekilde aktarmak istemiş olmalı ki ortaya bu günlükler kitabı çıkmış. Her büyük yazarın böyle bir süreci var mı bilmiyorum, yoktur heralde, Virginia aynı zamanda önemli bir eleştirmen ve makale yazarı olduğundan, çok çok da iyi bir okur. Okur olma kısmıyla ilgili güzel bir bağ hissettim kendisiyle. Tabi o sadece okumuyor, yaşıyor, hissediyor, kafasında parçalara ayırıp birleştiriyor, karşılaştırıyor, eleştiriyor, yazıyor ve anıtlaştırıyor. Günlüklerini parça parça okurken, şöyle rahat, iç huzuruyla dünyanın güzelliklerinden bahseden birini beklemeyin ama. Aklına gelen fikirlerin yoğunluğu, sürekli bir zamanı programlama ihtiyacı, sonra buna uyamamanın oluşturduğu stres, hafiften hissettiğim hırs, kitapların daktiloya çekilmesi, düzeltmeleri, provalarının eziyetleri, önce eşinin, sonra yazar arkadaşlarının ve yayınlandıktan sonra eleştirmenlerin okuyup yorumlamalarını bekleme huzursuzluğu, eleştiriler nasıl olacak, sonra ne kadar satacak, şu oldu bu oldu, yok bugün okuma yapamadım, aklıma yeni bir kitap fikri geldi ama makalemi yazmalıyım vs vs derken bir sinir harbi yaşamanız çok olası. Aynı zamanda hayatı ile ilgili ayrıntıları yakalamak da hoşuma gitti. Eşiyle olan yaşantısı, rutinleri mesela. Ya da çocuk sahibi olmak istememesi. İnsanın kendi çocuğu olmasının bedenselliğinden hoşlanmıyorum diyor, yazmanın tek tutkusu olduğunu söylüyor. Belki de içgüdüsel olarak bu duyguyu öldürdüm ya da belki de bunu doğa yapıyor diyor. Yaşadığı dönemin yansımalarını görmek de ilgi çekiciydi. Yüzeysel olarak geçmiş olsa da vurucu gözlemleri var, ikinci dünya savaşı öncesi Almanların silahlanması, Yahudi düşmanlığı, faşizme tepki gibi. Ve savaş. Londra’nın bombalanması, evlerinin harabeye dönmesi. Gitgide kendi zihninin karanlığında boğulmaya başlayan yaşlanan bir kadın ama olgunlaşan, büyüyen hatta kimine göre devleşen bir yazar görüyorsunuz okudukça. En iyi kitaplarına uzanan bir merdiven gibi önceki kitaplarının yazım öyküsü. Hepsini yazarken bir şeyler öğreniyor ve tekniğini geliştiriyor aynı zamanda. Son bir not da çevirmene. Kitabın bu baskısını bulmakta çok zorlandığım için, bulana kadar farklı bir yayınevinden okumaya başladım ve ortalarına geldiğimde mutlu sona ulaşıp iş bankasından Oya Dalgıç çevirisiyle olana kavuştum. Çok farklıydı okuduklarım, birden su gibi akmaya başladı sayfalar, keşke yaşasaydı da daha da çok eseri kazandırsaydı güzel Türkçemize. Özetle, yazarlık sürecini, hem de ilgi çekici bir kişiliğe sahip, savaşlarla ve çatışmalarla dolu ilginç bir dönemin en iyi kadın yazarlarından olan birinin sürecini okumak isteyenler, Virginia’nın özel dünyasına bir göz atmak isteyenler için tavsiyemdir. Yalnız uyarayım, sonrasında tüm kitaplarını okuma isteği doğurabilir. İyi okumalar.
Bir Yazarın Günlüğü
Bir Yazarın GünlüğüVirginia Woolf · İş Bankası Kültür Yayınları · 2014487 okunma
·
34 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.