Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Çok okuyordum. Fakat işte okumak da böyle bir şeydir. İnsan ancak okuma sürecine kendi de bir şey katarsa kitaplardan bir şeyler edinebilir. Yani bu sürece, ikili mücadelede yara almaya ve yaralanmaya, mücadele vermeye, ikna etmeye ve edilmeye, sonra da öğrendikleriyle zenginleşerek bunu hayatta ya da işte kullanmaya hazır bir ruhla girerse. Günün birinde, okumalarımla doğru dürüst ilişki kuramadığımın bilincine vardım. Yabancı bir şehirde vakit geçirmek için müzeye gidip orada sergilenen objelere nazik bir kayıtsızlıkla bakar gibi okuyordum. Görev gibi okuyordum: Yeni bir kitap çıkıyor, konuşuluyor, dolayısıyla benim de onu okumam gerekiyordu. Ya da: Filanca ünlü eski kitabı okumamış oluyordum, bu da benim birikimimde bir boşluktu, dolayısıyla sabah akşam birer saat ayırıp o kitabı bitirmek istiyordum. Bu şekilde okuyordum. Eskiden okumak benim için bir deneyimdi, ünlü yazarların yeni kitaplarını elime alırken kalbim küt küt atardı, yeni kitap bir insanla ilk karşılaşma gibiydi; her çeşit iyilik, mutluluk verecek ya da belki huzursuz edici, düşündürücü sonuçları olacak, tehlikeli bir birliktelik. Oysa şimdi okumak benim için fabrikaya gitmek ya da haftada iki üç kez yapılan sosyal etkinlikler, tiyatro geceleri, karımla evde geçirdiğim akşamlar gibi bir şeydi;
Sayfa 164
·
122 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.