Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Devrimci hareket içinde, erkekler için düzenlenecek feminist bilinç yükseltme grupları da en az kadın gruplan kadar önemlidir. Eğer erkeklerin, gerek erkek çocuklarına gerekse yetişkin erkeklere, cinsiyetçiliği ve bunun nasıl dönüştürülebileceğini anlatan bilinç yükseltme grupları olsaydı, kitle medyasının feminist hareketi erkek düşmanlığı olarak yansıtmasının önüne geçilirdi. Aynı zamanda anti-feminist bir erkek hareketinin oluşumu da engellenirdi. Erkek gruplarının çoğu, çağdaş feminizmin hemen ardından kuruldu; bu gruplar cinsiyetçilik yahut erkek tahakkümü meselesine hiçbir şekilde değinmedi. Tıpkı kadınların yaşam tarzı üzerine temellendirilmiş feminizmi gibi bu gruplar da çoğu zaman erkeklerin ataerkiye herhangi bir eleştiri yöneltmeden salt kendi yaralarıyla yüzleştiği terapi amaçlı bir ortam haline geldi ve de erkek tahakkümüne direnen bir platforma dönüşmedi. Gelecekte feminist hareket bu hataya düşmeyecek. Kaç yaşında olursa olsun erkekler de cinsiyetçiliğe karşı direnişlerini olumlayan ve bu dirence değer veren ortamlara ihtiyaç duyar. Feminist hareket, mücadele içinde erkeklerle müttefik olmazsa yol alamaz. Kültürel benliğimize kazınmış olan, feminizmin erkek karşıtlığı olduğu görüşünü değiştirmek için çok çaba sarf etmemiz gerekiyor. Feminizm, cinsiyetçilik karşıtlı* ** ğıdır. Erkek olmanın ayrıcalığından sıyrılmış, feminist politikaya kucak açmış bir erkek, mücadelemizde değerli bir yoîdaşımızdır ve hiçbir şekilde feminist mücadele açısından tehdit değildir. Buna karşın, feminist hareket içine sızan ve cinsiyetçi düşünce yahut davranıştan vazgeçmeyen bir kadın ciddi bir tehdittir. Bilinç yükseltme gruplarının en güçlü müdahalesi, tüm kadınlardan kendi içlerindeki cinsiyetçiiikle, ataerkil düşünce ve eylemle kurdukları ittifakla yüzleşmelerini ve feminist eyleme bağlılıklarını gözden geçirmelerini talep etmesi olmuştur. Bu müdahale bugün de gereklidir ve feminist politikayı seçen herkes için aşılması gereken bir safha olarak durmaktadır. Dışarıdaki düşmanla yüzleşmeden önce kendi içimizdeki düşmanın dönüştürülmesi gerekir. Tehdit ve de düşman, cinsiyetçi düşünce ve davranıştır. Kadınlar, kendi içlerindeki cinsiyetçiliği ele alıp dönüştürmeye çalışmadan feminist politikanın bayrağını taşıdıkları sürece, hareketin altı oyulmaya devam edecektir.
Sayfa 19 - bgst yayınları
·
32 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.