Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

Şubat 1917
'Eski kuşaktan olan bizler, gelmekte olan devrimin kati muharebelerini görecek kadar yaşayamayabiliriz' diyordu sürgündeki Lenin 1917 Ocak'ında Zürihteki ana dili Almanca olan bir grup gencin toplantısında. Bunu, devrimin her şeye rağmen kaçınılmaz olduğunu tartıştıktan sonra söylüyordu. Avrupa devrime gebedir' diyordu. 'Avrupa'da gelecek yıllar, tam da bu yağma savaşı nedeniyle, proletaryanın önderliği altında halk ayaklanmalarına yol açacaktır." İlk ayaklanma Rusya Imparatorluğu'nun başkenti Petrograd'da tam altı hafta sonra meydana geldi. 23 Şubat sabahı gücü karşı konulamaz gibi görünen çar, 2 Mart sabahı tahttan çekildi. Kasım ayına gelindiğinde Lenin'in başkanlığındaki devrimci bir hükümet ülkeyi yönetiyordu. Hiç kimse 23 Şubat'ta bir devrim beklemiyordu. O gün sosyalistlerce, Alman sosyalist lider Clara Zetkin'in çağrısı üzerine, 1910 yılından beri geleneksel olarak Uluslararası Emekçi Kadınlar Günü olarak kutlanıyordu. Petrograd'daki yeraltı sosyalist gruplar o günü konuşmalarla, toplantılarla, broşürlerle kutluyorlardı ve militan eylem için henüz vaktin gelmemiş olduğunu düşünerek hiçbiri grev çağrısı yapmıyordu. Ama çoğunun kocası orduda olan kadın tekstil işçileri arasında ekmek kıtlığının yol açtığı ıstırap öyle bir hale gelmişti ki, ne olursa olsun greve gittiler ve fabrika alanlarında yürüdüler. Nobel makine fabrikasından bir işçi daha sonra şunları hatırlıyordu: Kadınların seslerini işitebiliyorduk: 'Kahrolsun yüksek fiyatlar! Kahrolsun açlık, İşçilere Ekmek... Militan kadın işçi kitleler geçide doluştular. Bizi görenler kollarını sallayıp bağırmaya başladılar. 'Dışarı çıkın!', 'İşi Bırakın!" Pencerelerden kartopları uçuştu. Devrime katılmaya karar verdik.
Sayfa 401Kitabı okudu
·
52 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.