"Ne kıymetli şeymiş konuşabilmek, sohbet edebilmek. Bir bardak çayla zamanı paylaşabilmek. Kaybetmeyince insan anlamıyormuş."
(S:20)
Boyun Devrilsin Murtaza
"Sanmak, ne çok yolun giriş iznidir. Sanmak ne çok oyununun yer biletidir. Sanarak başlar bütün hikâyeler. Sanarak biter koca ömürler. Sanmalar ve zanlar üzerine hazırlanır ömrün senaryoları...”"
Hepimizin hayatında zorlukları eksiklikleri ihıssttıği anlar çok olmuştur
Günlerin ne getireceği belli olmaz insana, akıcı dili olan bırakmadan okunuyor..
Tamda bunun üstüne yazılmış bır kıtabı okudum bu akşam önce adı dikkatimi çekti, kıtabın
Boyun Devrilsin Murtaza
bırıne gönülden Ah ediyor du.
"Boyun Devrilsin Murtaza, bir kadının dile getiremediği hislerine tercüman olan bir roman; yetememe, yetişememe, sıkışmışlık, yalnızlık, insanları mutlu edebilme çabası ve hayal kırıklığı ile dolu bir günce..
.""Yetemiyorum,yetişemiyorum
,beceremiyorum.( S:13)
"Okurken hem Vuslat’ın Murtaza’sına serzenişlerini derinden hissedecek, hem de bir karnaval misali, birbirinden orijinal Vuslat karakterleriyle kahkahalara doyacaksınız... Özlem Binel’in değerli kaleminden Vuslat’ın, Derviş’in, Yazar Hanım’ın, Hasret’in ve Muallime’nin sürükleyici iç yolculuğuna hazır mısınız?"
"Bugün neren ağrıyor kocacığım? Kolun mu? Belin mi? Gazın mı var yine, tüh tüh? Baş parmağın da ağrıyor olabilir. Bu koca ile kocanır mı?
(S:13)