"Eski çağda alışıldığı gibi idarecilik tutumuyla çıktığı anda hastalığı derhal kökünden tedaviye dikkat göstermek değil, üstten, şöylesine ele alıp örtbas etmek usulüyle kapatmak yoluna gitti. Yara işliyor; ağrısı, yakıcılığı artıyor, fakat örtülmekten, sözü yasaklanmaktan başka iyileştirme çaresi düşünülmüyordu. Deşilmek istenen fena kokular, çürümüş etler, yaralar örtülünce cerahatlerin bir gün en sağlam sargıları da çürüterek en acı, en çirkin görünüşleriyle kıpkızıl meydana çıkacaklarına şüphe yoktur."