EK 1
Kitabı okuyacak olanlar aşağıda yazdıklarımı okumasın!
KIRMIZI SAÇLI KADIN romanının kahramanı olan kadın 186'ıncı sayfada anlatıyor:
"Asıl zorluk kendimi değil oğlumu ikna etmekti. Davayı açsın diye aylarca ona dil döktüm, yalvardım; kavgalar ettik, tartışıp bağrıştık. Annesinin evliyken bir başkası ile yattığını, o kişiden çocuk sahibi olduğunu, bunu bilip sakladığını kabul etmesi kolay değildi, bunu kabul ediyorum. Kaç kere utanç ve öfkeyle "Emin misin?" dedi bana ve kaç kere "Oğlum, emin olmasam söyler miyim? " dedim ona. Bazan o, bazan ben utanıp önümüze bakar, susardık."
Cem adındaki erkek kahramanın 16 yaşındayken KIRMIZI SAÇLI KADIN kahramanla tek gecelik ilişkisini bir düşünelim. Cem rakı içmiştir o akşam. Bir cinsel ilişki aklından geçmemektedir. KIRMIZI SAÇLI KADIN Cem'in iki katı yaşındadır. Aradan 30 yıl geçtikten sonra bir anne yetişkin oğluna yukarıda alıntıladığım şekliyle olayı anlattığını açıklıyor.
Cem ile bir geçmişi yok ki KIRMIZI SAÇLI KADIN kahramanın. Anlatılacak bir yaşanmışlık da yok! Sadece tek gecelik bir ilişki var ortada! Paylaşılmış olan bir tek gün dahi yok! Ve yıllar sonra bir Türk kadını çıkacak,,, zengin olmuş olan oğlunun asıl babasını bulduğunu artık yetişkin olan oğluna anlatacak! Anlatabilecek! Üstelik bunu anlatıyorken Romancı, kadının aklında zengin babadan para koparmak olmadığını yazacak! Oofff! Baştan sona inandırıcılığı son derece zayıf ihtimaller üzerine kurulmuş bir roman olmuş KIRMIZI SAÇLI KADIN.
17 Temmuz 2017