Niye güvenemiyoruz yüreğimize?
Duygularımıza karşı beslediğimiz bu kuşku niye ?
Yaşadığımız her şey ama her şey yalnızca sözcüklerden ve herkesin bildiği oyunlardan ibaret mı kalıyor? Niye yaşarken alay ettiğimiz fotoromanları yaşamak zorunda kalıyoruz biz?