Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

344 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Bu eserde en ama en güzel şey, hikâyenin özgünlüğü. Yıldız Gezgini’nin yaşamları sizi şaşırtabilir. Yeni birçok şey öğretebilir. Siz de onunla bir geziyorsunuz, çok farklı ırklarla bir ve coğrafyalarda. Bazı yaşamlarına tutuklu kaldım. Hikâyenin zenginliğinde kayboldum. Fakat, bazıları ise ilgimi çekmedi, o dönemlerde okurken sıkıldım. Sonu beklediğim, düşüncesi de geçerli olana uygundu. Martin Eden adlı kitabından sonra Jack London okumam gerektiğine iyice emin oldum çünkü kitap beni büyülemişti. Yıldız Gezgini de London kitaplarına bakarken dikkatimi çekti ve başladım. Kitap hapishaneye giren Profesör Darrell Standing'in hapishanede yaşadıklarını ve zihinsel gücünü kullanarak geçmiş yaşamlarına yaptığı yolculukları konu alıyor. Kitabın konusu oldukça çarpıcıydı, yazar hukuk sistemini ve cezaevlerini eleştirmek amacıyla yazdığı bu kitapta ortaya muazzam bir şey çıkarmış. Darrell Standing asılacağı günü bekleyen bir mahkum ve hapishanedeki hayatını yazıyor, başkarakterin ağzından yazılıyor roman ve oldukça etkileyeciydi her şey. Yazar hapishanede yaşanan korkunç olayları anlatırken bir yandan da sistemi çok güzel bir şekilde eleştiriyor. Standing hapishanede bazı olaylar yüzünden tecrite düşüyor ve sıkıntıdan kurtulmak için ve katlanabilmek için çareler bulmaya çalışıyor, bu sırada tecritteki başka bir mahkumun tavsiyesiyle bilincini kullanarak geçmiş yaşamlarına gitmenin yolunu buluyor. Romanda Standing'in cezaevi yaşamını okurken, astral seyahatlerinde yaşadıklarını da okuyoruz. Kitapta bu yolla birbirinden bağımsız hikayeler bulunuyor, ben bu hikayelerin hepsini çok sevmedim açıkçası, geneli güzeldi ancak ben Standing'in hapishane yaşamını ve düşüncelerini okumaktan daha çok zevk aldım. Kitap gerçekten güzeldi, ilk başları özellikle çok sevdim ancak hikayeler arttıkça aynı tadı alamaz oldum. Yine de kitabın bir çok yeri gerçekten çok iyi idi, kitaptaki ögelerin gerçeklere dayanması ise her şeyi daha etkileyici kılıyordu. Kitaptaki şu kısım beni çok etkilemişti (bahsedilen yumruklar tecritteki mahkumlar arasındaki gizli iletişim diliydi, yumruklarla vurarak birbirleri ile konuşuyorlar.) "Biz diri diri gömülenlerdik, yaşayan ölülerdik. Tecrit bizim mezarımızdı ve orada bir seans sırasında tıkırdayan ruhlar gibi fırsat bulduğumuzda yumruklarımızla konuşuyorduk." Kitap bazı yerlerinde bana Stefan Zweig'in Satranç'ını hatırlattı, özellikle Standing'in zihninden satranç oynaması. Belki Zweig, London'dan etkilenmiştir kim bilir. Hikayelerin hepsinden çok hoşlanmasam da genel olarak çok beğendiğim bir kitap oldu. Darrell Standing unutmayacağım karakterler arasında yerini aldı. Kitapta çarpıcı bir çok yer var ve okuduğunuza pişman olmayacağınız kitaplardan biri. İyi Okumalar :)
Yıldız Gezgini
Yıldız GezginiJack London · Türkiye İş Bankası Kültür Yayınları · 20146,8bin okunma
·
79 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.