** Yarını düşlüyoruz ve yarın gelmiyor ;
Gerçekten istemediğimiz zaferler düşlüyoruz.
Yeni gün çoktan geldiği halde,
Yeni bir gün düşlüyoruz.
Yapılması gereken savaşlardan kaçıyoruz.
Çağrıyı duyuyoruz; ama hiç önemsemiyoruz ;
Gelecek henüz bir planken, o gelecek için ümitleniyoruz.
Her gün kaçtığımız bilgeliği düşlüyoruz.,
Kurtuluş elimizdeyken kurtarıcı için dua ediyoruz.
Ve hâlâ uyuyoruz.
** yüreğine güven denizler tutuşsa da,
Ve aşkla yaşa yıldızlar çekilse de.
** ormanda yol ikiye ayrılıyordu, ben az geçilen yolu seçtim. Farkı da bu yarattı.
** doğrular, her zaman insanın ayaklarını açıkta bırakan bir battaniye gibidir. Yayarsın, çekiştirirsin; ama hiçbirimizi tamamen örtemez. Tekmelersin, yerden yere vurursun; ama yetmez. Ağlayarak doğduğumuz andan itibaren öleceğimiz ana kadar, ağlarken, bağırırken ve çığlık atarken yalnızca başımızı örter.
** vahşi çığlığımı dünyadaki bütün çatıların üzerinden aşırıyorum.
**Teşekkür ediyorum Tanrıya asla zaptedilemeyen ruhum için!
** Ormana gittim, çünkü bilinçli yaşamak istiyordum. Derinlemesine yaşamak ve hayatın iliğini emmek istiyordum. Yaşama dair olmayan her şeyi bozguna uğratmak için. Ve ölüm vaktimin geldiğinde aslında hiç yaşamamış olduğumu keşfetmemek için.
** Topla gül goncalarını toplayabilirken,
Zaman akıp gidiyor:
Aynı çiçek sana bugün gülümserken,
Yarın solup gidiyor.
·
3 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.