Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

“Elem dolu bir yağmur” Kur'ân-ı Kerim, yağmur için çeşitli kelimeler kullanır. Kur'ân'ın bunlardan her birine nasıl kendine özgü bir anlam yüklediğini ve uygun bağlamlarda kullandığını tespit etmek için yaygın kullanılan üç kelimeye yakından bakacağız. Allah ın (cc) kâinattaki âyetlerini ve nimetlerini tarif etmek için Kur ân sıklıkla su (47) kelimesini veya aşağıdaki âyetlerde görüleceği gib gökten su” tabirini kullanır: Gökten suyu indiren O'dur. Onda hem size içecek vardır hem de hayvanlarınızı otlatacağınız bitkiler. (16:10) Görmüyor musun ki, Allah gökten su indirir. Ve onunla rengârenk meyveler çıkarırız. (35:27) Ve yoğunlaşmış bulutlardan şarıl şarıl bir su indiririz. (78:14) Tüm bu bağlamlarda yağmur anlamında kullanılan su, ilahi bir rahmet olarak vurgulanır. O kadar ki vahyin kendisi bile ona benzetilir: Allah (cc), tıpkı su gibi “gökten (vahyi) indirir” ve nasıl kupkuru toprağa yağmurla hayat verirse aynı şekilde ölü kalpleri de vahiyle canlandırır. Kur'ân, yağmuru “gökten indirilen su” olarak tarif etmekle dinleyicilerine ilahi rahmeti hatırlatır ve tabii hediye olan yağmur ile manevi hediye olan vahiy arasında paralellik kurar. Daha nadir olmakla birlikte Kur'ân, yağmur için en yaygın iki Arapça kelime olan gayş ve marar kelimelerini de defalarca kullanır. Bu iki kelime, Klasik Arapçada yağmur için yaygın olarak kullanıldığı ve birbirinin yerini tutabildiği hâlde, Kur'ân bu kelimelerin her birine kendisine özgü bir durum atfeder.? Yağmur, Arabistan çöllerinde hayat memat meselesi olabildiğinden Araplar, gays; kelimesini “yardım” ve “inayet” manasına gelen gavs; kelimesinden türetmiştir. Bu nokta, yağmurun gelişinin Araplar tarafından her zaman olumlu ve ihya edici bir şey olarak karşılandığına vurgu yapar. Ayrıca bu kelime, yağmurun sebep olduğu otlak ve bitkiler için de kullanılır. Bu açıdan bakıldığında, Kur'ân'ın gayş kelimesini sadece olumlu bağlamlarda kullanması mantıklıdır.
·
357 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.