Kafka Okur derginin aldığım ilk sayısı 14. sayıydı(
KafkaOkur - Sayı 14 (Kasım - Aralık 2016)) ancak onu okumaya vakit bulamamıştım. Dergiyi genel olarak beğensem de iki aylık bir derginin daha dolu olması gerektiği düşüncesindeyim.
15. sayıya gelecek olursak bu sayı iki ayrı kısım olarak düzenlenmiş, derginin yarısında
Jean-Paul Sartre’a yer verilmiş. Her iki kısımda da başlangıç yazısı olarak bu yazarların biyoğrafisi niteliğinde birkaç sayfalık uzun bir yazıya yer vermişler. Bu yazıları biçim ve içerik açısından beğendim fakat dikkatimi çeken bir husus vardı: Jean Paul Sartre’ı anlatan kısımda Simone de Beavoir, Sartre’ın hayatında önemli yeri olan bir insan olmasına rağmen, yazının içinde bir an görünüp kaybolmuş sanki. Ama Simone de Beauvoir’i anlatan kısımda sık sık Sartre’a yer verilmiş. Bu benim açımdan eleştirilecek bir durum.
Derginin genelinde ise varoluşçuluk akımına yer verilmiş.
***** Bu kısım dergi ile ilgili keyif kaçıran ayrıntılı bilgi içerir. *****
Simon de Beauvoir’ın anlatıldığı bölüm;
- Ece Temelkuran 2016’da gittiği yerleri yerlerden anılarını anlattığı güzel bir yazı yazmış.
-Ezgi Ayvalı’nın soru cevap şeklinde verilen anlatısı dikkate değer.
-Feminist teorinin ışığında 2000’lerde üretilen Kusursuzlar, Zefir ve Vicdan filmlerinin incelemesine yer verilmiş.
-Tarçın isimli öykü ise çok hoşuma gitti, gülümsetti.
- Kaan Murat Yanık’ın Müstesna Bir Delinin Ardından ve Mustafa Silici’nin içselleştiremediklerim yazısı beğendiğim yazılardandı.
Jean Paul Sartre’ın anlatıldığı bölüm;
-Bu bölümde beğendiğim tek kısım Gökhan Coşkun'un Kar Tanesi isimli öyküsüydü.