Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Iste Gurebahane-i Laklakan!" dedi. "Biliniz ki bahçemin bu kösesi hakikat seklini almis kendi hayalimdir. Bu harap üç odayla onlara çeviren bu bahçe köşesinde ömrümün bu son günleri sessizlik ve hayaller içinde geçiyor. Fırsat buldukça buraya sığınırım. Eşim bile bana burada eşlik etmez. Bu inziva yerinde arkadaşlarım yalnız sakat ve ihtiyar bir-iki leylektir. Bilmem Bursa' yı gezerken gördünüz mü? Haffaflar Çarsı' nin? ortasinda bir meydan var. Bu meydan hasta bazi hayvanların huzurevidir. Kanadi veya bacagi kırık leylekler, bunamis kargalar, kör veya sağır baykuslar burada halkin sadakasyla yedirilip içirilir. Haffaf esnafin aylikla tuttugu belki yüz yasinda, baktığı sakat leylekler kadar iş göremez haldeki bir ihtiyar, toplanan sadaka parasiyla her gün iskembe alir, temizler, parçalar ve insan merhametine sığınan bu zavalli kuşlara dagitir. Haffaflar Çarşı’ndaki leyleklerin bir-iki tanesini buraya aldim. Ben de artik bu ihtiyar kuşlardan farklı mıyım? Bu köşe onlar ve benim için bir 'garipler evi' dir. Son günlerimizi burada birlikte yaşayıp bitireceğiz. Onun için binaya Gurebahane-i Laklakan ismini verdim.
·
42 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.