Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Gönderi

BEN DİYEVİM SEN DİNLE "Arkadaşlık" kuru bir laftan ibaret olmamalıdır. Arkadaşlık; hemhal olmayı, birlikte hissedebilmenin yanında, birlikte düşünebilmeyi de gerektirir. Hakikati ne olursa olsun, anlatılagelen şu hikaye buna güzel bir misaldir. Gün, sefere çıkma günüdür. Küreklerin suya vurmasından doğan ses dışında, sükûtun hâkim olduğu bir kayık, Sultan'ı ve yakın dostunu Üsküdar'a doğru götürmektedir. Nedendir bilinmez, Yavuz Sultan Selim, ansızın yakın dostuna sorar, sükût kısa bir anlığına dağılır, "Hasan Can, kahvaltı yaptın mı?" "Yaptım sultanım." "De bakalım, yumurta sever misin?" "Severim sultanım." Sultan, sorusunun cevabını bulmuş gibi susar. Hasan Can da kendisine neden böyle bir soru sorulduğunun ardını aramaz. O da susar. Aradan yıllar geçer. Mısır seferi başarılmış, geriye dönülmüştür. Bu sefer Üsküdar kıyılarından ayrılan bir kayık, Sultan'ı ve Hasan Can'ı Sarayburnu tarafına aheste aheste götürmektedir. Yine küreklerin suda çıkardığı sesten başka, ses yoktur kayıkta. Yavuz Sultan Selim, birdenbire başını yakın dostuna çevirir ve sorar, "Nasıl bre?" Hasan Can, sanki aradan hiç zaman geçmemiş gibi cevaplar, "Rafadan, sultanım."
·
46 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.