Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Bir gün Rahibe Eva’nın kapısının önünden geçerken, açık kapıdan Robert’ın orada olduğunu fark edip içeriye girdim. Selam verip oturdum. Yine dünyanın türlü hallerinden konuşuyorlardı. Rahibe Eva’nın ikram ettiği çayı yudumlayıp havadan sudan konuşurken, Robert bana doğru dönüp “dün bir karar aldım” dedi. Merakla sordum kararını. “Öldükten sonra bedenimi kadavra olarak kullansınlar diye şehrin Tıp Fakültesi’ne bağışladım” dedi. Şaşırdım. Robert’ın iki ayaklı yürüyen bir kadavra gibi görünmesine rağmen, aldığı bu karara şaşırmıştım. “Bu kararı vermene sebep olan şey nedir?” diye sordum. “Maddi sıkıntım var, artık yaşayamaz hâle geldim” dedi. Şaşkınlığım ikiye katlanmıştı. Zira bunu maddi sıkıntıyla ilişkilendiremedim. “Bu durumun maddi durumla ne alakası var ki?” diye sordum. “Tıp Fakültesi, bedenini kadavra olarak bağışladığına dair kâğıt imzaladığın takdirde on iki ay boyunca aylık bir miktar maaş veriyor” dedi. Nutkum tutuldu. Bir süre sustum. Anlaşılan Robert maişet sorununu bu şekilde çözdüğüne inanıyor ve buna seviniyordu. Kendisini insanlığa faydalı bir cesede dönüştürmek, onu heyecanlandırmıştı aynı zamanda. “Zaten fazla yaşamam artık. Verecekleri maaş bir yıl sonra kesilecek. Ancak bir yıl daha yaşar mıyım onu bilemem. En azından son bir yılımı bu sayede rahat geçiririm” diye de ekledi. “Kararınıza saygı duyuyorum, keşke buna muhtaç olmadan rahat edebilseydiniz. Gerçi toplum için faydalı bir karar. Türkiye’de mesela Tıp Fakülteleri kadavra bulmakta zorlanıyor” dedim. “Demek ki orada ya para vermiyorlar ya da para verseler de insanlar buna muhtaç kalmıyor” dedi. “Aslında öyle değil, böbreğini satan binlerce insan var” dedim. “Ha evet doğrudur birçok ülkede öyleymiş” dedi. Artık karşımda duran gariban Robert’ın yerini; bedenini ipotek altına aldırmış, sanki cesedinin kefil olmasıyla Tıp Fakültesi’nden kredi çekmiş biri duruyordu. Bu dünya bazen sıfır faizli cüretkâr krediler de sunuyordu. Yüksek faizli ve acımasız olan bu hayata karşı borcumuzu, sıfır faizli ceset kredileriyle ödüyorduk. Robert’ın bu kararı beni günlerce düşündürdü. Acaba öldükten sonra üzerinde türlü tahliller, analizler yapan hekim adayları Robert’ın hikâyesini merak edecekler miydi? Kafatasını açarlarken, alkol dolu midesini deşerlerken; uzamış kirli tırnaklarını, bıyık gibi üst dudağının üzerine sarkmış burun kıllarını da keserler miydi acaba? Robert yakışıklı bir kadavraya dönüşür müydü?
·
6 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.