Açıkçası uzun süredir Türk bir yazar okumuyordum. Uzun süre sonra kendi içime, kendi toplumumuza geri dönmek, hep içimde kalan unuttuğum küflenmiş bir şeyleri yeniden gün yüzüne çıkartmak, solmak üzere olan bir çiçeği yeniden sulamak gibiydi. Beni hem korkuttu, hem de derinden sarstı. Ve toplumun cinli, perili, hocalı gerçeklerini bir kere daha hatırlattı. Yanlı bir bakış açısı olduğunu düşünsem de (bazı dini görüşlere karşı gibi), üslubu ve anlatılanları çok beğendim. Kimlik çatışmaları, gerçeklerin reddedilmesi gibi bir çok psikolojik soruna da hikayesel bir dille değinilmiş. Başarılı buldum ve bir solukta da bitirdim zaten.