O, aklına güveniyordu. Korkuya bir kez başkaldırdığında sis gibi dağıldığını görmüştü. Korkuyu besleyen şey teslimiyet içeren sessizlik ve suskunluktu. Bunlara teslim olan insan kendi korkularını doğururdu.İnsan kendi korkularının ebeveyniydi ona göre.