Serkan Karaismailoğlu’ nun ilk okuduğum romanı Pia Mater. Yazarı okumaya böyle güzel bir kitapla başladığım için çok memnunum. Pia Mater, aşkın, bilimin, maceranın harika bir kurguyla harmanlandığı nöro-roman. Yazar romanda hislerimizin, tepkilerimizin, davranışlarımızın altında yatan bilimsel, beyinsel gerçekleri bize aktarıyor. Hem de okuyucuyu sıkmadan ve yormadan. Mükemmel bir okuma keyfi verirken aynı zamanda incelikle öğretiyor. Kitabın ilk sayfası sizi romanın içine adeta hapsediyor. Bölüm bölüm aktarılan romanda ,tıpkı beyindeki sinapslar gibi, bölümler arası kesişimler yaşandıkça olaylar çok ilginç ve kaotik bir hal alıyor. Karakterler oldukça enteresan. Meryam, Perit, Tesla, Galen, Devin, Alef, İlias… Ana karakterimizin bir süre sonra Tesla olduğunu ve döngünün onun etrafında gerçekleştiğini görüyoruz. Meryam, Tesla’ nın ablası. Kocasının ihaneti sonucu izlediği yol onu bilinmezliklere doğru sürüklüyor. Peşine düşen Tesla, Galen’ in bebekliğinden beri ona olan aşkına , tutkusuna şahit oluyor. İlias, yeraltı dünyasının hackeri.. Alef koku dünyasına hapsolmuş bir muamma… Kitabın sonunda Tesla’ nın hayatı annesinden öğrendiği gerçeklerle nasıl değişiyor? Yaşadığı hayat kendisinin mi, yoksa başka bir hayatın parçası mı olmalıydı? Yazar öyle bir son yazmış ki serinin devamına koşarak ulaşıyor, aşkla başlıyorsunuz. Bu arada şu bilgiyi vermek isterim, Pia Mater; beyni dıştan içe saran üç zardan en içteki yani beyne en yakın olan zarın adıdır.. Bu bilgi serinin devamını anlamlandırma da çok işimizi görür. Severek, heyecanla, büyük bir merakla okuduğum bu kitabı çevremdeki çoğu insana önerdim ve önermeye devam edeceğim! Alın, aldırın, okuyun, okutun, hediye edin!! Kitapla kalın!

Pia MaterSerkan Karaismailoğlu · Elma Yayınevi · 201914,5bin okunma

·

37 görüntüleme

Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.