Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Babasına her bir kelimesi doğru olarak yaşananları anlattı. Babası kendinden geçmiş, hatta dehşete düşmüş bir halde onu dinledi. Yüzüğün üzerindeki mührü ve madalyondaki resmi sessiz bir korkuyla inceledi. Kiler kapısına bakmaya gitti. Uzun bir süre boyunca Küller Ormanı'nın ötesinde uzanan boş ufka baktı.Sonra Serilda tam artık bu sessizliğe daha fazla tahammül edemeyeceğini düşündüğünde, babası kahkaha atmaya başladı. Serilda'nın tam olarak anlamlandıramadığı karanlık bir şeyle birlikte gelen tok bir kahkahaydı. Panik mi? Korku mu? "Artık," dedi yüzünü kızına dönerek, "bu kadar kolay kandırılmamayı öğrenmiş olmam gerekirdi. Ah, Serilda." Yüzünü sert avuçlarının arasına aldı. "Nasıl yüzünde bir gülümsemeyle böyle şeylerden bahsedebiliyorsun? Beni neredeyse yine kandırıyordun. Bunları gerçekten nereden aldın, söyle bakalım?" Serilda'nın köprücük kemiğinde duran madalyonu alırken başını salladı. Serilda geçen gece yaşananları düşünürken babasının yüzü kâğıt gibi olmuştu ama sonra yanaklarına yeniden renk gelmeye başladı. "Bunları kasabadan genç bir oğlan mı hediye etti? Birinden hoşlandığını ve bana söylemeye çekindiğini düşünüyordum
·
14 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.