Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Batı dünyasının ve Akdeniz havzası yedinci ve sekizinci yüzyıllardaki durumunun incelenmesi, yunan plastik sanatlarından tam anlamıyla uzaklaşan ve geriye giden bir eğilimin saptanmasını sağladı. Gerçekten de bu süreç sonunda, insan bireyi ve figür sadece katışıksız bir süsleme öğesine indirgenerek ortadan kalkmıştı. Müslümanlık ise, Akdeniz’in güney ve doğu kıyılarında Kur’an‘ ın öğretisine uygun düşen ve herhangi bir insanın ya da canlının somut olarak tasvir edilmesini yasaklayan bir anlayışı benimseyerek, görüntü ve imgeye düşman bir sanat görüşünü kabul ettirdi. Bizansta da büyük ölçüde Müslümanlığın etkisiyle ikona kırıcılılığa yönelen akım görüntü ve imgeler tapınmanın putperestlik olduğunu ileri sürerek yasakladı ve kutsal kişilerin portrelerinin yapılmasını engelledi. Batıda da süsleme sanatı eğilimi, dinsel sanat alanındaki bazı somut tasvirler karşısında ağır bastı. Ne var ki, dinsel yanı ağır basan bir sanat anlayışının tüm alanlara yayılmasının beklendiği bir anda, hem doğuda, hem batıda figür, hem form, hem de şekil bakımından yeniden değer kazanıp ağır basmaya başladı. Dokuzuncu yüzyılda çıkan kültür hareketleri, sanatı, klasik sanat anlayışı doğrultusuna sokmaya yöneltti. Bütün bu olup bitenler Bizans’ın doğu etkisinden çıkıp, yunan sanat anlayışına yönelmesi sonucunu doğurdu
Sayfa 137Kitabı okudu
·
41 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.