Modern felsefe, toplumsal işlevi açısından bakıldığında, ruhanî-teolojik dünya imajını parçalamak için ortaya çıkmıştır. Başta yükselmekte olan mutlak monarşi ve burjuvazi arka çıkmıştır ona. Daha sonraları ise burjuvazinin yegâne silahına dönüşmüştür; bu aşamada, bütünlük içerisinde tini, kültürü ve politikayı temsil etmekteydi. Öte yandan, gericiliğe kaymış olan monarşi, teokratik fikirlere sığınmış; proletarya ise, burjuvazinin mücadeleci yandaşı olmaktan çıkıp bilinçli karşıtı durumuna geldiği ölçüde, idealist felsefenin burjuvazinin çıkarlarına uygun gelen kılıfından uzaklaşmıştı.