Uç noktalarda, bireyin öfkesinde daha da parçalanan kırılganlık; olayların vahameti ve psikolojik baskının getirebileceği onulmaz yaraların, derine işlenmesini sağlar. En tehditkâr ortamlarda daha da perişan hâle sürükleyen bu duygu; yalnızlıkla beraber dehşetini son sürat artırarak, yansımalarını hiçbir engel olmaksızın ortaya döker. Zihnen tamamen çökmüş ve her şeyden tamamıyla vazgeçmiş bir birey, önüne atılan silahla kendisini vurabilir, berbat oyunu istenilen tarzda tamamlayabilir. Kokuşmuşluğun getirdiği sancılı ve kurtuluşu imkânsız kılan bu oyun, ‘’suça itecek her türlü ortamı hazırlar lakin, suçtan çıkabilecek hiçbir unsuru ortamda bulundurmaz.’’