zavallı ben, gözümü dikip bakıyorum ona
sessiz bir iniltiyle diyorum ki hepsi bu, olan biten
ben de bilmiyorum hüznüme sebep ne
mırıldanıyorum sonunda gittim elden
aynı dili konuşmuyoruz ki anlatayım ona
korkunç kederimin sırrını
şüphe yok ki kimse benim yaptığım gibi
acısına maya etmemiştir kendini
ruhumdaki kederin sebebi, benim.
bir çare yok buna
zincire vurulmuşum inliyorum
bir bağım yok zincirin halkasıyla
âh... işte bu senin coşkuyla aradığın
sırrım... divâne bir kadının sırrı
öyle bir varlıktı ki o, düşünmezdi
bir nebze olsun şöhreti şanı
onun sırrı bu: artık hiçbir şey değilim senin için
tiksindirici bir varlıktan başka
ne hışmın ne gazabındı beni korkutan
âh... budur işte bunca azap veren bana