Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

•| Yorumdaki Açıklama Kısmını Da Okuyalım Mutlaka ❀
❍ Bir defasında dürüst bir genç Allah'ın Elçisi'nden olmadık bir şey istedi. İki Cihan Güneşi Efendimiz ona kızmadı. Kendisiyle sakin sakin konuşarak onu ikna etti. Bu ilginç olay şöyle meydana geldi: Bekârlık, bir delikanlıyı oldukça bunaltmıştı. Resûl-i Ekrem ﷺ in yanı na geldi ve ihtiyacını açıkça söyledi: "Ey Allah'ın elçisi! Zina etmeme izin ver!" dedi. Orada bulunan sahâbîler o genci: "Sus! Sus!" diye azarladılar. Resûl-i Ekrem Efendimiz onları sükûnete davet etti; delikanlıyı da: "Hele şöyle gel!" diye yanına çağırdı. Delikanlı yanına gelip oturunca, Fahr-i Âlem Efendimiz ona sorular sormaya başladı: " Söyle bakalım. Bir başkasının, senin annenle zina etmesine razı olur musun?" Böyle bir şey nasıl kabul edilirdi! Delikanlı hemen itiraz etti: "Canım sana feda olsun; hayır, böyle bir şeye razı olmam." "Zaten hiç kimse annesiyle zina edilmesine razı olmaz. Peki, kızınla zina edilmesini ister misin?" "Uğrunda öleyim yâ Resûlellah! Hayır, istemem." "Elbette hiç kimse kızıyla zina edilmesini İstemez. Bir başkasının, senin kız kardeşinle zina etmesini ister misin?" "Yoluna feda olayım, hayır, istemem." "Hiç kimse kız kardeşiyle zina edilmesini istemez. Peki, halanla zina edilmesine gönlün razı olur mu?" "Canım sana feda olsun, hayır, kesinlikle razı olmam." "Halasıyla zina edilmesine hiç kimse razı olmaz. Peki, birinin teyzenle zina etmesini kabul eder misin?" "Uğrunda öleyim Yâ Resûlallah! Hayır, bunu da kabul edemem." "Teyzesiyle zina edilmesini kimse kabul etmez." Bu uzun konuşmadan sonra Resûl-i Ekrern Efendimiz elini delikanlının omuzuna koydu ve: " Allahım ! Bu gencin günahını bağışla ! Kalbini temizle ! İffetini koru !" diye dua etti. Artık o günden sonra bu delikanlı öyle şeylerle ilgilenmedi.
Ahmed b. Hanbel, Müsried, V, 256-257, n. 22564; Elbânî, Silsiletü'l-ehâdîsi's sahîha, I , 712-713, nr. 370Kitabı okuyor
·
376 görüntüleme
Visâl okurunun profil resmi
Simdi bu olay üzerinde düşünelim : Peygamber Efendimizden bu olmayacak şeyi isteyen genç, zina etmeyi Kainatın Rabbi'nin kesin olarak yasakladığını biliyordu; fakat nefsine söz geçiremiyordu. Belki Peygamber halimi anlar, bana özel bir izin verir, ben de böylece hem nefsimin istediğini yapar hem de günahkâr olmam diye düşündü ve Resûlullah ﷺ in huzûruna çıktı. Şayet dinî hassasiyeti olmasaydı, zaten izin almayı düşünmezdi. Bu gencin sözlerini duyunca ona aşın tepki veren ashâb-ı kirâm da elbette haksız değildi. Zira o gencin Peygamber aleyhisselâmdan böyle bir şey istemesi akıl ve mantık dışıydı. Fakat Nebîler Sultanı Efendimiz ashâb-ı kirâm gibi yapmadı. O delikanlıya: "Böyle bir şey olamaz. Allah zinayı haram kılmıştır. Zina etmenin şöyle cezası vardır" da demedi. Onu huzurundan kovmanın çıkar bir yol olmadığını çok iyi biliyordu. En uygun yolun onunla konuşarak ve aklî deliller getirerek kendisini ikna etmek olduğunu gördü. Çünkü o en güzel öğretmendi. •°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°•°• Soru soran bir öğrenciye, akıl yürütme yöntemiyle sorusunun cevabını buldurmak, daha ikna edicidir. Bu onun, varılan sonucu daha fazla sahiplenmesini de sağlar. Burada önemli olan, acele etmeden ve telaşa kapılmadan konuyu açacak sorularla öğrenciyi yönlendirmektir.✨
Öğretmenlerimizle Başbaşa
Öğretmenlerimizle Başbaşa
📖
fizani okurunun profil resmi
"Vusulsüzlüğümüz usulsüzlüğümüzdendir."
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.