Kendi ışığın ol” Buddha’mn son öğretisidir. O bize, hiçbir
topluluğun -politikacılar, devletler, kiliseler, parlamentolar,
konseyler, filozoflar, teologlar- hayatımızın sorumluluğunu
alabilecek kelimelerine, eylemlerine ve direktiflerine tamamen güvenilmemesi gerektiğini hatırlatır.
Dahası Buddha hayatta karşılaşacağımız her olay ve meseleyle başa çıkabilmek için hepimizin gerekli güç, bilgelik, içgörü ve cesarete sahip olduğumuzu söyler. Ve bu güç canımız
acıdığında, kaybolduğumuzda, terk edildiğimizde, hevesimiz
kırıldığında da daima oradadır. Elbette birçok insan, kişisel
hayatlarının sorumluluğunu başkalarına verip onların talimatlarına, öğretilerine ve direktiflerine göre yaşayarak kolaya
kaçmak isteyebilir. Bu hiç Budistçe bir tavır değildir.
Hayat meselelerinize dair tüm cevapların onlarda olduğunu söyleyen insanlara ve organizasyonların cazibesine aldanmayın. Kendi lambanız olun, kendi ışığınız olun, kendi rehberiniz olun. Bu durumu filozof Krishnamurti bilgece
açıklar: “Eğer bir otoritenin, dogmanın veya yargının karanlık gölgeleri içindeysen kendine ışık olamazsın.”