Gönderi

"... Eskiden uyumayı severdim, benim için bir ihtiyaçtan öte mutlu eden bir şeydi uyumak. Sonradan... Unutmak için zorunda kaldığım bir şey oldu. Küçücük, zararsız görünen anların içinden seçip kafamın içinde kendime işkence ettiğim o kadar şey oluyor ki... Ve onlari unutmak için, sırf daha sonra bambaşka küçük anlarla kendime işkence edebilmek için, uyumak gerekiyor. Uyumak, günün sıfır çarpanı gibi." "Ama başka başka denklemler kuruyorsun, ne kadar sıfırla çarpsan da yenileri geliyor yaşadıkça, istediğin kadar çarp... Durmayacak gibi," diye devam ettim seslice nefes vererek. "Bundan daha insana özgü bir şey daha duymadım." Başını koluna yasladığında yüzlerimiz karşı karşıya geldi. "Bundan daha büyük bir sahtekârlık da duymamışsındır," dedim alayla. "Uyumak, unutmak değil... Ertelemektir. Tembelliktir kısaca."
·
29 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.