Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Gazetelerde geniş olarak yer alan ve kamuoyunda geniş yankı bulan Öner ve Yücel Davası âdeta Irkçılık-Turancılık Davası'nın rövanşı haline gelmiştir. 18 duruşma sonunda, 19 Kasım 1947 tarihinde mahkeme davayı düşürmüş, Yücel, 09 Aralık 1947'de kararı temyiz etmiş, Yargıtay da 26 Mayıs 1948'de mahkemenin kararını bozmuştur. Ankara 3. Asliye Ceza Mahkemesi 03 Temmuz 1948 tarihli kararıyla davayı düşürmede ısrar etmiştir. Yücel ve avukatları tekrar temyize başvurmuş ve Yargıtay 18 Nisan 1949 tarihinde mahkemenin ısrar kararını da bozmuştur. Nihayet Ankara 3. Asliye Ceza Mahkemesi 02 Temmuz 1949'da ısrarından vazgeçmiş ve sanık Cemal Saracoğlu'nun cezalandırılmasına karar vermiştir. Cemal Saracoğlu, Öner'in açık mektubunun yayımlandığı Yeni Sabah gazetesinin sahibi ve Yayın Müdürü idi; bu sebeple o da davanın sanığı idi. Kenan Öner ise 08 Mart 1949 tarihinde vefat etmişti (Ertuğrul 2000: 53-54). Hikmet Tanyu mahkeme sonucunu şöyle değerlendirmiştir: "Prof. Kenan Öner Bey hakkındaki ilk karar dikkate değer, zira hâkim Saffet Unan'ın kararı işkencenin yapıldığı ve mes'ullerinin bulunduğu yolunda idi. Bilâhare Yargıtayda ispat hakkı tanınmadığından pek tabii olarak, hadisedeki delil ve vesikalarla ispat keyfiyeti ikinci planda kaldı, böylece ispat hakkına cevaz verilmedi. Esasen Kenan Bey daha önce vefat ettiğinden hakkındaki dava düştü. Yeni Sabah Gazetesi sahip ve yazı işleri müdürüne tahkirden ceza verildiyse de bu ceza da tecil olundu." (Tanyu 1950: 12). Öner ve Yücel Davası'nın basında geniş yer alması bir başka davanın da açılmasına yol açmıştır. 1944 sanıklarından ve işkenceye maruz kalanlardan Hikmet Tanyu o tarihlerde İçişleri Bakanlığında memur olduğu için "ve diğer bazı sebeplerle (işkenceden-ABE) mes'ul şahıslar hakkında tahkikat açılmasına lüzum görüldü." İçişleri Bakanlığı, eski Emniyet Genel Müdür Muavini Kâmuran Çuhruk ve İstanbul sivil polis memuru Muzaffer Us hakkında soruşturma açılması için 14.06.1949 tarihinde Danıştay'a bir yazı gönderdi. Danıştay 2. Dairesi, 09.09.1949 tarihinde muhakemeye gerek bulunmadığına karar verdi. Hikmet Tanyu'nun 29.10.1949 ve 09.12.1949 tarihlerinde yaptığı itiraz üzerine Danıştay Genel Kurulu dosyayı tekrar inceleyerek 1950 Şubatında muhakemenin gerektiği kararına vardı. Bunun üzerine iki sanık hakkındaki dava Yargıtay'da görülmeye başlandı. O tarihlerde Denizli Valisi olan Ahmet Demir ile Malatya Valisi Sait Koçak hakkında da hazırlık tahkikatı başladı. Genel Kurmay Başkanlığı da, 1944'te Sıkı Yönetim Komutanı olan Korgeneral Sabit Noyan, 1944 Irkçılık-Turancılık Davası'nın mahkeme heyetindeki General Ali Rıza Yazgan, Hâkim Albay Cevdet Erkut, Albay Galip Kaan ve Savcı Kazım Alöç hakkında tahkikat açılmasına izin verdi (Tanyu 1950: 13, 21 vd.). Daha sonra TBMM'de çıkarılan af kanunu dolayısıyla bu davalar düşecektir.
·
52 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.