Bize hakikatin heykelleriyle dolu bir dünya sunuldu.Farkındayız...Fakat biliniç pınarlarımızın kurutulup damla damla sızmasından dolayı sekerat halindeyiz. Ya baş eğip onlara benzeyeceğiz, ya da radikal ve belalı kisvelerle öteki olacağız. Şuurumuz, mümeslini kaybettiğinden bu yana,korkudan ve gafletten sesimiz çıkmıyor. Lakin huzurlu da değiliz. Taklitçiliğimiz şirk vadilerine yayılmış olsa da, ümidin motor gücü tetikleyip duruyor tükenmemiş kalbimizi...Kalbimiz, Türk aile yapısını arzuluyor.