Gönderi

Hukukun muhafazakâr görüşü: Teamül Hukuku
Bu konuma göre hukuk, bir tarafın diğerine haksızlık yaptığına karar verilen konularda, tarafsız yargıçlar arasında üzerinde anlaşmaya varılan bir sonuca varma girişiminden, kendiliğinden doğar. Bağımsız ve tarafsız yargıçlar, kendilerine yol gösterecek bir hukuk kuralı olmasa bile, kararlarını gelişigüzel almazlar. Onları kurulu emsalleri kabul etmeye ve bu emsalleri ya birbirinden ayırt etmeye ya da uygulamaya zorlayan pratik akıl tarafından vönlendirilirler. Sonuçta ortaya çıkan teamül hukuku sistemi, ne bir ihtilaf çözme aracı olarak içeriği ne de bir emirler sistemi olarak biçimi bakımından mevzuata bağlıdır. Yazılı bir anayasaya ya da Dworkin'in Birleşik Devletler Anayasası'nda ayırt ettiği "siyasi ahlaka" uzaktan yakından benzeyen herhangi bir şeye de bağlı değildir. Toplumlarda birlikte yaşama çabamızdan kaynaklanan çatışmalara zaman içinde ortaya çıkan çözümleri bünyesinde barındırır. Zarar gören taraflara çareler sunar ve böylece sosyal düzenin dengesinin korunmasına yardımcı olur. Başka bir deyişle, teamül hukuku, ne revizyonist bir "siyasi ahlak"ın ifadesi ne de bir anayasada yer alan ilkelerin uygulanmasıdır. Teamül hukuku, tarafsız adalet fikrine içkin olan ve tüm rızaya dayalı işlemlerimizde zımnen kabul edilen ilkelerin uygulanmasıdır.
·
16 views
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.