Fransa'da bir ses yükseldi ... Varoluşçu felsefeyi benimseyen yazar Simone de Beauvoir kadın varoluşuna kendi yorumunu getiriyordu, Le De u xieme SexeC3l adlı büyük ve kapsamlı incelemesinde: Tarihte ve bugün egemen olan hep erkektir; erkek hayatı kendi var lığına göre biçimlendirmiş, bazen tanrıça, bazen fahişe, bazen ana, bazen odalık olarak gördüğü kadını kah yü celtmiş, kah aşağılamış, ama onu birebir ilişki kurabile ceği bir varlık olarak asla kabul etmemiş, onu "öteki" diye damgalamıştır. Erkekle kadın arasında bir eşitlik ortamı , böylece hiç var olmamıştır. Beauvoir, çare olarak kadının kişiliğini geliştirmesini önerir; kadın eziklikten ancak böyle kurtulacaktır.