Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

·
Puan vermedi
İki aydan fazladır Anna, Levin, Vronski, Kiti ile beraberiz ama onları yanımda götüremedim her yere. Zira 1063 sayfalık bir kütük ağırlığına sahip kitabı sabit bir yerde tutmam gerekti. Araya başka kitaplar girdi tabii ki. Aslında kitaba dair pek bir şey yazma hevesim yok. O kadar çok incelemesi, eleştirisi var ki benzer şeyleri söyleyip tekrarlayacağımı düşünüyorum. O yüzden bende bıraktığı etkiden bahsedeceğim sadece. Anna bende kızgınlık yarattı öncelikle, tamam aşka saygımız sonsuz da ölecek kadar birini sevmek, tamamen karşı tarafın sevip sevmediğini düşünmek, bir yandan da başkalarına kur yapmak, karşı tarafı ise kıskanıp nefes aldırmamak bana ters. Ama bir yandan da ahlaksız bir kadın olarak damgalanması, çocuklarını bile Vronski'den az sevmesi hatta kızını sevmemesi acıma duygusu yarattı bende. Kitabın başında yer alan Incil'den alıntı " Öç benimdir, karsılığını ben vereceğim." sözü yazarın Anna'nın sonunu hazırlayışı ile örtüşmüş. Kitaba aşk romanı demek onu basitleştirir kesinlikle. Zaten asıl beni çeken karakter Levin oldu. Yazarın aşk, ölüm, savaş, din, evlilik, toprak, çiftçilik, siyasetle ilgili fikirleri Levin ile öyle güzel dillendiriliyor ki yazarla sohbetteymisim hissi uyandı. Savaş ve dinle ilgili dolu dolu bir sohbet istiyorsanız buyurun oturun Levin'in masasına. "Eğer iyiliğin bir nedeni varsa, o artık iyilik değildir; eğer iyiliğin bir sonucu, yani ödülü varsa yine iyilik değildir. Demek ki iyilik, neden sonuç zincirinin dışındadır. " diyen Levin adamımsın. "Bütün mutlu aileler birbirine benzer, her mutsuz ailenin mutsuzluğu kendine göredir. " diye başlayan romandaki bu söz, benim de son sözüm olsun.
Anna Karenina
Anna KareninaLev Tolstoy · Türkiye İş Bankası Yayınları · 201939,5bin okunma
40 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.