Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Gönderi

Çoğullama
Biz kadınız, bilmeden seviyoruz bu kedileri... Seviyoruz, bir sevilme içgüdüsüyle... Bu bizim yüzümüzde ufacık çizgiler oluyor —acaba! Evet, çok değil, konuşurken düzeltiyoruz. Orayı burayı topluyoruz, yeriyse çocuklarımızı öpüyoruz... Ama biliyorsunuz ki gene de Hepimiz, işte hepimiz Bitmenin, tükenmenin yorgunluğu içinde. Gözler mi? tavana dikili; hayır; pencereye.. Yağmalar, sürgünler, yangınlar içinde Çünkü bu boşluk; tüneller, çukurlar, kapkacak ağızları Mağralar, denizler, gökyüzleri değil de Bu boşluk, o bir türlü dolduramadığımız, o Orman, dağ, kısacası evrenle. II Biz bu lâvanta kokularını bilmeden taşıyoruz Biz bu tavanı bilmeden eski rengine boyuyoruz... Bu bizim terliklerimizde ufacık güller oluyor —acaba? Evet, çok değil onları bilmeden hoşa gideriyoruz Sormayın, ama sormayın, bilmeden aralık tutuyoruz kapılarımızı Bilmeden bekliyoruz, bilmeden uyuyoruz sabahlara değin Kim bilir, belki de biz Tanrısıyız en olunmaz şeylerin. Bu bizim en düzenli hareketimiz: olmak Asılıp kalmışız sokak fenerlerine Asılıp kalmışız öyle, görenler bizi görüyor Görenler bizi görüyor ve gidip geliyoruz dikkatle Doğrusu, niye saklıyalım, hepimiz bunu yapıyoruz Ama biz yaşıyorken de bunu yapıyoruz sadece Cansız Ve gidip geliyoruz dikkatle. III Biz bu kendimizi boşuna soruyoruz kendimize Boşuna asıyoruz onları, boşuna öldürüyoruz Bu bizim gözlerimizden ufacık şeyler geçiyor —acaba? Evet, çok değil, bakışırken düzeltiyoruz Biz ne garip “iz”leriz ki; doluyuz, bazıyız, avuntuluyuz... Ve bizim en güzel öldüğümüzdür bu: Yaşamak Ben biliyorum, yalan mı, Siz de biliyorsunuz...
·
39 görüntüleme
Yorum yapabilmeniz için giriş yapmanız gerekmektedir.