Wittgenstein'ın Tractatus Logico-PhiIosophicus’unu okumadan çok önce müziğini besteliyordum, sassafraz notasında. O zamanlar bilim, felsefe, din tarihi, tümevarımsal ve tümdengelimli mantık, karaciğer kehaneti, kafataslarının biçimi ve ağırlığı, farmakope ve metalürji gibi konularda bilgi sahibiydim; zamansız bir hazımsızlığa yol açıp insanı melankoliye iten bütün yararsız öğrenim dallarında yani. Bu eğitimli kusmuk yığını bütün hafta boyunca midemde kaynıyor, müziğe dökülmek için pazar gününü bekliyordu.