Batı’da kadınların toplumsal, kültürel ve mesleki gelişimleri ve
başarılan erkeklerin kadınlar karşısında duyduğu ödipal güvensizlik,
korku ve hasetten korunma mekanizmalannı, bu geleneksel ve kül-
türel yaptırımı ve desteği olan mekanizmalan tehdit ediyor olabi-
lir; ve değişen gerçeklik katılan taraflann karşısına aşk ilişkilerinde
saldırganlığı tehlikeli bir biçimde tırmandıran, bilinçli ve bilinçdışı
kıskançlık, haset ve öfkenin potansiyel olarak canlanması olarak çıkar.
Çiftin bilinçdışı çatışmalanndaki bu sosyo-kültürel boyudar Eric
R ohm er’in aşk ve evlilik üzerine yaptığı birçok filmde, özellikle M y
N ight at M aude’s filminde incelikle; ama çarpıcı bir biçimde gösteril-
miştir (Rohmer 1969; Mellen 1973). Geleneksel, zeki, duyarh; ama
utangaç, bağnaz genç Katolik Jean-Louis, hayat dolu, mesleğinde ak-
tif, duygusal bakımdan derin ve karmaşık, boşanmış Maude ile ilişki-
ye girmeye cüret edemez. O nun yerine Jean-Louis evlenmeye karar
verdiği “sadık”, oldukça yalın, içe kapanık ve itaatkâr Katolik kızı
tercih eder. Görünüşe bakılırsa erkek bağlılık ve tutarlılık timsalidir;
ama alttan alta kendi eşiti bir kadınla gireceği eksiksiz olmakla birlikte
bir o kadar da belirsiz ilişkiden korkmaktadır. Ve Maude, bütün cazi-
besi ve yeteneği ve kişisel tatmin kapasitesine rağmen, Jean-Louis’in
ona hiçbir şey veremeyeceğini, çünkü bundan korktuğunu ve bunu
yapmaktan aciz olduğunu kabul edemez; ona âşık olan Jean-Louis’in
arkadaşı Vidal’ı reddettikten sonra Maude başka bir adamla başka bir
tatminsiz evlilik yapar. Bu bir kaçan fırsatlar trajedisidir; halbuki part-
nerlerden her birinde karşılaşacağı bilinçdışı olarak belirlenmiş tehlikeleri aşabilen istikrarlı bir aşk ilişkisinin ya da evliliğin getireceği
potansiyel mutluluk ve başarma duygusu vardır.
Sayfa 85